Türkiye Barolar Birliği Dergisi 151.Sayı

324 Biyoteknoloji Hukukunun Temel Konuları Güncel tıbbi uygulamalarda karşılaşılan yeni mefhumların huku- ki değerlendirmelerinde tıbbi uygulamalar tıp etiği çerçevesinde ele alındığı gibi, biyoteknolojide de biyoetik çerçevesinde uygulamalar ele alınabilecektir. İnsana, insan onuruna, diğer canlılara ve yaratıkların onuruna yönelik yaklaşımlarda felsefenin etik konusundan yararla- nılarak çıkarımlar yapılabilecek, münhasıran canlı etiği yani biyoetik alanındaki ilke ve değerlendirmeler ışığında yasalar, ilkeler ve içtihat- lar oluşturulabilecektir. Biyoteknoloji uygulamalarında canlılığı insan ve diğer canlılar olarak ayırmak elbette ki etik çerçevesinde insana dair değer ve ilke- ler gözetilerek yapılmakta, bugünkü hukuk sisteminde insan onuru, vücut bütünlüğü, irade özerkliği gibi kavramlar ışığında insan, diğer canlılardan ayrı rejimlere tabi tutulmaktadır. İnsana yönelik tedavi maksatlı müdahaleler ile geliştirme maksatlı müdahaleler tıp hukuku açısından endikasyon koşulunu gündeme getirmektedir. Yaşamı son- landırmaya yönelik tıbbi uygulamada birey özerkliği ve insan özne- sine yaklaşım farklılığı söz konusu olmakta, yaşamın kodları sayılan genlere dair çalışmalarda genetik veri hususu öne çıkmaktadır. İnsan dışındaki diğer canlılara yönelik biyoteknoloji uygulamala- rında ise genetiği değiştirilmiş organizmalar konusunda hususen fikri mülkiyet hukuku ile borçlar hukukunun birçok alanı meseleye mü- dahil olmaktadır. Bunun yanında biyoteknolojinin terör eylemlerinde, devletler arası rekabette ve/veya savaşta silah olarak kullanılması da kamu sağlığı ile biyogüvenlik meselesini önümüze getirmektedir. Bu kapsamda uluslararası kamu hukuku ve karşılaştırmalı hukuk disip- linlerinin çalışma alanları da biyoteknoloji hukuku ile kesişmektedir. Biyoteknoloji konusunda belirli bir alanda faaliyet göstermek üze- re kurulan ve gittikçe sayıları artan şirketler için ticari işletme hukuku ve özellikle de ticari girişim (startup) hukuku önemli bir alan olmakta- dır. Ticari işletmenin devri ve fikri mülkiyet gibi özel hukuk konuları- nın da biyoteknoloji hukuku kapsamında üzerinde durulması gereken alanlar olduğu söylenebilecektir. Görece yeni bir çalışma alanı olan biyoteknoloji hukukunun ülke- mizde gittikçe daha çok ilgi göreceği, gerek akademik camiada gerek iş dünyasında zamanla daha çok bu alana yer verileceği muhakkaktır. Mevcut yasal düzenlemeler ve içtihatlar çerçevesinde bugün için uy-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1