Türkiye Barolar Birliği Dergisi 151.Sayı

68 Uzlaştırma Sürecinde Suça Sürüklenen Çocuklara İlişkin Bazı Sorun ve Değerlendirmeler zın uzlaştırmaya tabidir. Diğer kanunlarda düzenlenen suçlar hakkın- da uzlaştırma hükümlerinin uygulanabilmesi ise ancak uzlaştırmanın mümkün olduğunun kanunda düzenlenmiş olmasına bağlıdır. 19 Düzenlemeye baktığımızda, suça sürüklenen çocuklar bakımın- dan uzlaştırma kapsamına dahil olan suçların daha geniş olduğu gö- rülmektedir. 2016 yılında 6763 sayılı Kanun ile uzlaştırma kurumunda yapılan değişiklikle, suça sürüklenen çocukların söz konusu olması halinde; soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suçlar ile 253. maddenin birinci fıkrasında tek tek sayılan suçların yanı sıra mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar da uzlaştırma hükümlerine tabi hale geti- rilmiştir. 20 Düzenlemede hapis cezası bakımından üst sınır konulmuş iken adli para cezasında bir sınır getirilmediği görülmektedir. Hapis cezası ile adli para cezasını birlikte gerektiren hallerde uzlaştırma hü- kümleri uygulanabilmesi mümkündür. Ancak bu halde, suçun uzlaş- tırmaya tabi olup olmaması hapis cezasının miktarına bağlı olacaktır. 21 Şuhususuda açıkbir şekilde ortaya koymalıyız ki CMKm.253/3’de düzenlenen istisna, suça sürüklenen çocuklar için de geçerli kabul edilmelidir. Buna göre üç yıldan az hapis veya adli para cezasını ge- rektiren bir cinsel dokunulmazlığa karşı suçun, suça sürüklenen çocuk tarafından işlenmiş olması halinde uzlaştırma sürecinin uygulanması (dördüncü fıkra hariç, madde 239). 19 CMK m.253/2: “Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olanlar hariç olmak üzere; diğer kanunlarda yer alan suçlarla ilgili olarak uzlaştırma yoluna gidilebilmesi için, kanunda açık hüküm bulunması gerekir”. 20 CMK m.253/1-c: “Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar”. 21 Akbulut/Aksan, s.105; “…suça sürüklenen çocuğa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nın 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun üst sınırının ise üç yıl hapis cezası ile birlikte adli para cezası olduğunun anlaşılması karşısında; Ceza Muhakemesi Kanunu’nda düzenlenen ve usul hukuku kurumu olan uzlaşma yolunun ceza muhakemesi hukukunda mümkün olan sanık lehine genişletici yorum ve kıyas ile suça sürüklenen çocuk hakkında uygulanarak üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis cezaları yanında adli para cezalarına da hükmedilmesi halinde suçun uzlaşma kapsamı içerisinde kalmaya devam edeceği, hapis cezası ile birlikte hükmolunan adli para cezalarının suçun üst sınırına etki etmeyeceği ve suçu uzlaşma kapsamı dışına çıkarmayacağı…”, 17. CD, 2015/28376 E., 2017/11942 K., 18.10.2017

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1