Türkiye Barolar Birliği Dergisi 152.Sayı

113 TBB Dergisi 2021 (152) Çiğdem YAZICI Borçlunun takibe itiraz etmesi ya da haczedilmezlikten feragat etme- si, bu örneklerdendir. Borçlu, borcun taksitle ödenmesi taahhüdünde bulunmakla bir icra takip işlemi olan satışın gerçekleşmesini engelle- meye çalışmaktadır. Bu nedenle taksitle ödeme taahhü, borçluya ta- nınmış bir hak olup, bu hakkın kullanılması bir taraf takip işlemidir. Borcun taksitle ödenmesi taahhüdü borçlunun tek taraflı beyanı ile sonuç doğurduğundan tarafların müştereken yaptıkları bir taraf takip işlemi değildir. B) Borcun Kabulü Niteliğinde Olmaması Borçlunun hacizden sonra borcunu taksitle ödemesi, ilk bakışta borcunu kabul eden ve ödemek istemesine rağmen tamamını tek se- ferde ödeme imkânına sahip olmayan borçlu bakımından getirilmiş bir hak olarak düşünülse de, 17 borçlunun bu taahhüdünün kendiliğin- den borcun kabulü niteliğinde olup olmadığının ayrıca değerlendiril- mesi gerekir. Bu nitelendirme özellikle borçlunun taksitle ödeme ta- ahhünde bulunduktan sonra menfi tespit ya da istirdat davası açması halinde önem arz edecektir. Borcun taksitle ödenmesi taahhüdünün kendiliğinden borcun kabulü sonucunu doğurduğu olduğu kabul edi- lecek olursa borçlu bu durumda menfi tespit davası veya hacizli mal- ların satışı baskısı altında ödemiş olduğu paranın iadesi için istirdat davası açamayacaktır. Kanaatimizce borcun taksitle ödenmesi taah- hüdü yeteri kadar malı haczedilmiş borçluya, hacizli malların satışına engel olmasına imkân tanıyan bir haktır. Taksitle ödeme taahhüdünde bulunan borçlu yalnızca m. 111’e göre ödemeyi taahhüt etmektedir. Borçlunun bu hakkı kullanabilmesi için borcu kabulü gerekmemek- tedir. Bu durumda borçlunun borcu kabul etmek maksadıyla değil, hacizli malların satışına engel olmak maksadıyla kanuni taksit hakkı- nı kullandığı kabul edilmelidir. Maddî hukuk bakımından da sadece taksitle ödeme taahhüdü, borcun kabulü ya da borcun ikrarı gibi bir sonuç doğurmaz. Bu yalnızca başlatılmış olan icra takibi bakımından sonuç doğurur. Bu nedenlerle borçlu haczedilen mallarının satışına engel olmak üzere icra dairesine başvurarak borcun taksitle ödenmesi taahhüdünde bulunduktan sonra aslında borçlu olmadığının tespiti ve ödemiş olduğu paranın iadesi talebi ile menfi tespit ve istirdat davası 17 Atalı/Ermenek/Erdoğan, s. 273.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1