Türkiye Barolar Birliği Dergisi 152.Sayı

131 TBB Dergisi 2021 (152) Çiğdem YAZICI B) Rehinli Malın Üçüncü Kişiye Ait Olması Taşınır rehnine konu olan malın veya ipoteğe konu taşınmazın mutlaka borçlunun mülkiyetinde olması gerekmediğinden (TMK m. 881, II, m. 149, 149/b) üçüncü kişilerin borçlu lehine teminat olarak gös- terdikleri bir rehin söz konusu olduğunda asıl borçlu ile üçüncü kişi arasında zorunlu takip arkadaşlığı olduğu kabul edilmektedir. 75 Asıl borçlu ile rehin veren üçüncü kişi aleyhine başlatılan takipte, borçlu- nun m. 111 çerçevesinde borcun taksitle ödenmesi taahhüdünde bu- lunması bakımından Kanun’da açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte, buna engel bir durum da bulunmaktadır. İsviçre hukukun- da da Kanun’da açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte üçüncü kişi rehninin söz konusu olduğu durumlarda da borcun taksitle öde- nebileceği, borçlunun taksitle ödeme teklifinin icra memuru tarafın- dan kabul edilerek bağlayıcı hale gelmesi ile üçüncü kişiye ait rehin- li malın satışının da erteleneceği kabul edilmektedir. 76 Hukukumuz bakımından da taksitle ödeme taahhüdü süresince icra muameleleri duracağından ve rehinli malın satışı yapılamayacağından, borçlunun taahhüdünün zorunlu takip arkadaşı olan rehin veren üçüncü kişi ba- kımından sonuç doğuracağı kabul edilmelidir. Buna karşın taahhü- dün ihlâli bakımından cezai sorumluluğun yalnızca taahhüt borçlusu bakımından doğacağında da tereddüt etmemek gerekir. IV- Konkordato Mühletinin ve İflâsın Borcun Taksitle Ödenmesi Taahhüdüne Etkisi Borçlu hakkında konkordato mühleti verilmesi, kural olarak borç- lunun tasarruf yetkisini kısıtlamaz. Borçlunun tasarruf yetkisindeki kısıtlama ancak mahkemenin bu yönde vereceği bir karar ya da ka- nundan ötürü (m. 297/II) söz konusu olmaktadır. 77 Her ne kadar hak- kında mühlet kararı verilmiş olan borçlunun kural olarak tasarruf yetkisi devam ediyorsa da borçlunun mühlet kararı verilmesinden 75 İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte zorunlu takip arkadaşlığında örneğin mirasçılar arasındaki zorunlu takip arkadaşlığında olduğunun aksine, bu kişilerin birlikte hareket etmelerini zorunlu kılan bir takip arkadaşlığı şeklinde anlaşılma- ması gerekir (Budak, s. 106) 76 SK SchKG- Schlegel/Zopfi, Art. 123, Kn. 754; BSK SchKG I- Suter, Art. 123, Kn. 34. 77 Cemil Simil, Konkordatoda Mühletin Borçlu Bakımından Sonuçları, İstanbul 2020, s. 108 vd.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1