Türkiye Barolar Birliği Dergisi 152.Sayı
91 TBB Dergisi 2021 (152) Murat ŞAŞI A1. Risk İlkesi Kapsamında İdarenin Kusursuz Sorumluluğu Günümüzde idarenin sorumluluğunda hizmet kusuru veya kusur prensibi esas alınmakla birlikte, idarenin gelişimi ve faaliyetlerinin çe- şitlenmesi ile birlikte bu prensibin her durumda idarenin sorumlulu- ğuna gidilmesi yönünden yetersiz kalması sonucu, idarenin kusursuz sorumluluk halleri de büyük ölçüde içtihatla belirlenme yoluna gidil- miştir. İdarenin, teşkilatlanması ve organizasyonunda hiçbir eksiklik bulunmadığı ve hizmetin sunumunda veya işletilmesinde nesnel bir eksiklik veya aksaklık bulunmadığı hallerde dahi, yürütülen kamu hizmetinden dolayı kişiler zarara uğrayabilmektedir. Bu tür zarar- ların, hizmet kusuru kapsamında tazmini mümkün değildir. İşte bu noktada, idarenin sorumluluğunun belirlenmesinde kusursuz sorum- luluk ilkelerine başvurulmaktadır. Kusursuz sorumlulukta başvurulan risk ilkesi uyarınca idarenin sorumluluğu, idarenin yürüttüğü riskli, tehlikeli faaliyetler veya kul- landığı tehlikeli araç ve gereçler nedeniyle ortaya çıkan zararı, hiçbir kusuru bulunmasa bile tazmin etmekle yükümlü olmasıdır. 64 Kusur- suz sorumluluktaki risk ilkesi, İslam hukukundaki hukuki sorumlu- luğun temelini teşkil eden objektif sorumluluk esasına dayanmakta olup, bu esasa göre herhangi bir faaliyet veya teşebbüsün sağladığı faydalar onun sahibine ait olduğu gibi bunlardan kaynaklanacak zarar da yine o şeyin sahibine ait olmalıdır. 65 Onar’a göre, “bir işletmenin etrafındaki mülklere, hayvanlara, insanla- ra ika edebileceği zararlar, bunların husulünde bir kusurları olmasa ve hattâ bunların işin icabından ve tabiatından doğan ve önüne geçilmesi kabil olma- yan tabiî hasarlar bulunsa bile o işletme tarafından tazmin edilmek icap eder. Hülâsa Mecellenin bir düsturla ifade ettiği gibi “mazarrat menfaat mukabe- lesindedir; yani bir şeyin menfaatine nail olan anın mazarratına da müte- hammil olur”. Bu teorinin idare hukukundaki ifadesi, âmme hizmetlerinin, umumî külfetler dışında ferdî mülkiyete ve fertlere iras edebileceği hasarlar, zararlar âmmeye, idareye raci olmak ve binaenaleyh zarar görenlere idare ta- rafından ödenmek lâzım gelir. Bir şimendifer işletmesinde, idarenin bütün dikkat ve ihtimamına, gereken bütün tedbirleri almış olmasına ve binaenaleyh ona atfedilebilecek hiçbir kusur bulunmamasına rağmen lokomotifin bacasın- 64 K. Gözler, a.g.e., 2009, s. 1166. 65 S. S. Onar, a.g.e. 1966, s.1710.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1