Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı
96 Yargıtay Kararları Işığında Suçüstü Halinde Şüphelinin Yakalanmasını Sağlamak Amacıyla ... lerin de öğretinin de belirttiği üzere, isabetli olmayan bir biçimde uy- gulanması söz konusudur. Sözgelimi, bir kararında, Yargıtay, “olası kastta fail, öngördüğü sonucun meydana gelmesini kabullenip, sonu- cun meydana gelmemesi için herhangi bir önlem almazken, bilinçli taksirde fail neticeyi öngörmesine rağmen, şansa veya başka etkenlere hatta kendi beceri veya bilgisine güvenerek, öngörülen sonucun ger- çekleşmeyeceği inancıyla hareket etmekte” 94 olduğunu belirtmektedir. Gökcen ve Balcı’nın da başka bir bağlamda belirttiği üzere, 95 madde düzenlemesinden ve gerekçeden hareket edildiğinde, neticenin isten- memesi değil, neticeye kayıtsız kalınması söz konusudur; “eğer netice istenmiyorsa, kabullenilmesi de mantıken söz konusu olmayacaktı”. Açıktır ki, hareket halinde bulunan bir araca yöneltilen atışlardan kurşun sekmesi ya da başka bir nedenle aracın içinde bulunan kişiler veya çevredeki diğer kişilerin yaşam ve beden bütünlükleri açısından bir zarar ortaya çıkacaktır. Buna rağmen, ateş edilmesi ve zarar sonu- cunun ortaya çıkması halinde artık neticenin istenmemesinden değil kabullenilmesinden söz etmek gerekir. Kaldı ki, failin aldığı silah atış eğitiminin özellikle hedefin hareketli olması halinde yaralama ve ölüm sonucunun doğacağını bilmesi gerekir. Bu itibarla ilgili kolluk görevli- sinin olası kast ile hareket ettiğini tespiti zorunludur. Az sayıda da olsa, Yargıtay’ın benzer olaylarda sınırın kasten aşıl- dığını kabul ederek, yaralamadan hüküm kurulması gerektiğini belirt- tiği kararlar da mevcuttur. Yargıtay bu olaylarda da adeta yaralama suçuna ilişkin bir karine oluşturarak kanunun ilgili hükümlerini ber- taraf etmektedir. Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 2011 yılında verdiği bir kararda, Daire öncelikle şu tespiti yapmaktadır: “2559 sayılı PVSK’nın 16/E. maddesinin verdiği yetkiye dayana- rak silah kullandığının anlaşıldığı ancak, havaya, otomobilin lastik- lerine veya alt kısımlarına doğru ateş etme olanağı varken, hareketli ortamda arabaya doğru yere paralel şekilde rasgele ateş ettiği...” Ancak 1. Ceza Dairesi, daha sonra hükmü kasten öldürme suçun- dan kuran derece mahkemesinin kararını bozarak kasten ölüme kasten 94 CGK, 2010/8-51, 2010/162, 6/7/2010 (Kazancı, son erişim tarihi: Aralık 2020). 95 Ahmet Gökcen, /Murat Balcı, “Kasten Öldürme Suçu (TCK m. 81)”, Marmara Üni- versitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi , 2011, c. 17, sy. 1-2, s. 95-218, s. 145.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1