Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı
118 (Olan ve Olması Gereken Açısından) Türk Ceza Muhakemesi Hukukunda Basit Muhakeme yani basit muhakeme ile bu kadar fazla hürriyeti bağlayıcı cezaya hük- medilebilecek olması, adil yargılanma hakkını ihlal ettiği gibi, muha- kemenin adalet özelliğini de olumsuz etkilemektedir. 30 Esas itibarıyla, basit muhakeme ile ilgili serdedilen mezkûr görü- şümüze yöneltilebilecek iki eleştiri bulunmaktadır. İlk eleştiri, CMK m. 251/6’da vazedilen hüküm ileri sürülerek yapılabilir. 31 CMK m. 251/6 hükmü, “ (6) Mahkemece gerekli görülmesi hâlinde bu madde uyarın- ca hüküm verilinceye kadar her aşamada duruşma açmak suretiyle genel hü- kümler uyarınca yargılamaya devam edilebilir ” şeklindedir. Belirtilmelidir ki, hükmün ifade edilişi, “ edilebilir ” yükleminin, mahkemenin takdir yetkisinin bulunduğu değerlendirmesine yol açabilecek olması nede- niyle isabetli değildir. Daha açık ifadeyle, mahkemenin, gerekli olması hâlinde, duruşma yaparak muhakemeyi devam ettirmesi ve tamam- laması bir zorunluluktur. Nitekim aynı hususta, mülga 1412 numaralı basit muhakemenin uygulanmasına karar verilebileceği gibi, m. 125/4’teki daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâlinde de iki yıllık hapis cezası açısından ceza- nın artırılmasına ve indirilmesine ilişkin hükümlerin nazarı itibara alınmayacağı görüşüne göre basit muhakemenin uygulanmasına karar verilebilecektir. Bu du- rumda, örneğin, hakaret suçu dolayısıyla temel ceza iki yıl olarak belirlenmişse ve suçun alenen işlenmesi de söz konusuysa sonuç ceza, iki yıl dört ay olabile- cektir. Yine örneğin, TCK m. 105/1’de düzenlenen cinsel taciz suçunun basit hâli için kanundaki soyut ceza, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. TCK m. 105/2’deki hâller söz konusu olduğunda ise m. 105/1’e göre verilen ceza yarı oranında artırılacaktır. Anlaşılabileceği üzere, cinsel taciz suçunun, TCK m. 105/1’deki basit hâlinde basit muhakemenin uygulanmasına karar verilebilece- ği gibi, m. 105/2’deki daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâlinde de iki yıllık hapis cezası açısından cezanın artırılmasına ve indirilmesine ilişkin hükümlerin nazarı itibara alınmayacağı görüşüne göre basit muhakemenin uygulanmasına karar verilebilecektir. Bu durumda, örneğin, cinsel taciz dolayısıyla temel ceza iki yıl olarak belirlenmişse ve suçun, TCK m. 105/2’deki daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâllerinden birinin varlığı söz konusuysa sonuç ceza, 3 yıl olabilecektir. Objektif koşulları oluşmadığı için bu cezayı içeren mahkûmiyet hükmünün açık- lanmasının ertelenmesine veya cezanın seçenek yaptırım veya tedbirlere çevril- mesine veya ertelenmesine karar verilemeyeceği gibi, bu ceza açısından, 5275 nu- maralı Kanun m. 105/A hükmünün uygulanması da mümkün değildir. Daha açık ifadeyle, bu ceza mutlaka ceza infaz kurumunda infaz edilecektir. İki yıllık hapis cezasının tespitinde, cezanın artırılmasına ve indirilmesine ilişkin hükümlerin nazarı itibara alınmayacağı yönünde bk. Hüsnü Aldemir, Ceza Yargılamasında Seri Muhakeme ve Basit Yargılama Usulleri (CMK madde 250-251-252), 2. baskı, Adalet Yayınevi, Ankara 2020, s. 303. 30 Aynı yönde görüş için bk. Centel/Zafer, s. 1028, 1029. Aksi yönde görüş için bk. Değirmenci, s. 40. 31 Beşir Babayiğit/Abdullah Enes Karacan, “Ceza Muhakemesi Hukukunda Seri Muhakeme ve Basit Yargılama Usulleri”, Antalya Bilim Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi , Prof. Dr. İbrahim Dülger’in Anısına Armağan, C. 8, S. 16, 2020, s. 883.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1