Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı

249 TBB Dergisi 2021 (153) Bahattin ARAS tedir. Ancak burada kamusal yarar ile bireyin hakları arasında temel hak ve özgürlüklerin sınırlanmasına ilişkin objektif esaslar çerçeve- sinde bir değerlendirme ve gerekçelendirmenin yapılması gerekmek- tedir. 25 Disiplin amirlerinin kendi bireysel fikir, inanç ve değerlerine göre yapacağı bir değerlendirme burada özel hayatın gizliği ve do- kunulmazlığı aleyhinde bir sonuç ortaya çıkmasına neden olacaktır. Dolayısıyla disiplin sürecine konu edilen davranışların esasen meslekî faaliyet ile ilgisi olmayan, mahremiyet alanına dâhil özel yaşam ey- lemleri olduğu anlaşılmış ise burada zorlama yorumlarla “mesleki onur ve şeref” gibi soyut kavramlarla disiplin cezası verilmesi yoluna gidilmemelidir. Aynı şekilde bu gibi kavramların yanında idarenin sık sık kullanmış olduğu “idarenin gerekleri” veya “hizmetin gerekleri” gibi kavramlarda keyfi ve hak ihlal oluşturan kavramlardır. 26 Benzer şekilde Anayasa Mahkemesi 27 Ceza İnfaz Kurumu’nda memur olarak görev yapan kadın başvurucunun, cinsel içerikli bazı görüntülerinin internette dolaştığı duyumu üzerine hakkında başla- tılan disiplin soruşturması neticesinde devlet memurluğundan çı- karma cezası almış olması nedeniyle yapılan bireysel başvuruda “… Bu kapsamda başvurucuya yöneltilen iddiaların yalnızca görevinin ifasıyla değil, daha çok mahremiyet alanında gerçekleşen özel yaşam eylemleri ile il- gili olduğu görülmektedir. Dolayısıyla ihtilaf konusu soruşturmanın kapsa- mı meslekî hayatın sınırlarını aşmaktadır. …Sonuç olarak başvuruya konu disiplin işlemi ile yargısal sürece konu edilen davranışların esasen meslekî faaliyet ile ilgisi olmayan, mahremiyet alanına dâhil özel yaşam eylemleri ol- duğu anlaşılmaktadır. …Yukarıda belirtilen disiplin süreci ile idari ve adli makamların karar gerekçeleri göz önünde bulundurulduğunda, başvurucuya verilen disiplin cezası kapsamında, sınırlandırma ile ulaşılabilecek genel ya- rar ile temel hak ve özgürlüğü sınırlandırılan bireyin kaybı arasında adil bir dengenin sağlanmadığı anlaşılmakla, başvurucunun Anayasanın 20. mad- desinde güvence altına alınan özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir…” şeklinde karar vererek devlet memuru olması nedeniyle özel yaşamına ilişkin bir eylemin doğrudan onu sorumluluk altına sokmayacağına hükmetmiştir. 25 Harris/O’Boyle/Bates/Buckley, s.405 26 Karahanoğulları, s.77 27 AYM. K.Ş Kararı, Başvuru No: 2013/1614, K.T: 3/4/2014

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1