Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı

264 Kamu Görevlilerinin Özel Hayatlarına İlişkin Hususların Disiplin Soruşturmasına Konu Edilmesi yargılamanın yapılması, hukuk devletine olan güveni sarsacaktır 44 . Bu noktada kamu düzeni ve kamu yararı gibi soyut gerekçelerle bu delil- lerin disiplin soruşturmalarında kullanılmasına müsaade etmek disip- lin işlemi gibi önemli bir işlemin keyfi ve baskı aracı olarak kullanılma- sına neden olabileceğinden bu gibi soyut gerekçelerin hukuk devleti ilkesi ile bağdaşır tarafı yoktur. Aynı şekilde geçmiş bir kısım Danıştay kararlarında olduğu gibi bu tip hukuka aykırı delillerin “tek başına delil değerinin olmadığı” gerekçesiyle yan delillerle desteklenmek suretiyle meşruiyet kazandırılması da mümkün değildir. Zira zehirli ağacın meyvesi zehirli olduğundan bu hukuka aykırılığın giderilme yolu bulunmamaktadır. Her türlü soruşturma yetkisine sahip idare- nin hukuka uygun delillere ulaşıp sonuca gitmesi gerektiği düşünce- sinin kamu idaresince kabul edilmesi gerekmektedir. Aksinin kabulü halinde idarenin hukuka aykırı delil elde edilmesinin teşvik edilmesi ve idarenin sahip olduğu imkânlar nedeniyle bunun çok kolay hale geleceği unutulmamalıdır 45 . SONUÇ Yukarıda incelenen uluslararası sözleşme ve yerel mevzuat hü- kümleri ile bu hükümlerin uygulanmasına ilişkin yüksek mahkeme- lerin verdiği kararlardan da anlaşılacağı üzere özel hayat, öncelikle bi- reylerin kendi bireyselliklerini geliştirebilecekleri ve diğer kişilerle en mahrem ilişkilere girebilecekleri kavramsal ve fiziksel bir alana işaret etmektedir. Diğer bir ifade ile özel hayat bütün unsurlarıyla tanım- lanamayacak nitelikte geniş bir kavramdır ve kişinin mahrem alanı ile sınırlandırılamayacak niteliktedir. Dolayısıyla özel hayatın kişinin ismi ve kimliği, bireysel gelişimi, aile yaşamı yanında, dış dünya ile bağlantısını, başkaları ile ilişkisini, ticari ve mesleki faaliyetlerini de kapsamaktadır. Özel hayatın bu kadar geniş bir alanı kapsamasının doğal bir so- nucu olarak bireyin özel hayatını, meslek hayatından, aile hayatından ve kamusal hayatından doğrudan doğruya kesin sınırlarla ayırmak 44 Üstün, s.32 45 Mahmut Ceylan, “İdari Yargıda Delil Serbestisi ve Sınırları”, Karadeniz Teknik Üni- versitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Dergisi , Trabzon 2018, S. 16, s.336; Melikşah Yasin, İdari Yargılama Usulünde İspat, On İki Levha Yayıncılık, İstan- bul 2015, s.62

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1