Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı
275 TBB Dergisi 2021 (153) Gülden ŞİŞMAN II. SAHTE BELGE DÜZENLEME VE KULLANMA FİİLİNİN İĞFAL KABİLİYETİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ A. Genel Açıklama Sahte belge düzenleme ve kullanma fiilinin iğfal kabiliyetini iki açıdan ele alınmasında yarar vardır. Bunlardan birincisi, Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen sahtecilik suçları kapsamında; ikincisi ise, Vergi Usul Kanunu’nda düzenlenen Kaçakçılık suçu açısından ele alınmasıdır. B. Sahtecilik Suçları Bakımından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda sahtecilik suçları, resmî ve özel belge ayrımına dayandırılmaktadır. Nitekim Türk Ceza Kanunu’nun 204-206. maddeleri ile 210. maddesinin 1’inci fıkrası resmî belge- leri; 207, 208. maddeleri özel belgeleri suç saymaktadır. Türk Ceza Kanunu’nda yer alan düzenlemede, resmî belgelerin ispat gücünün yüksek olması ve ilgili belgelerin kamu idaresinin işleyiş düzenini ihlâl edilmesinden dolayı, fiil daha yüksek bir ceza ile karşılanmıştır. Türk Ceza Kanunu’nda resmî belge kavramının tanımına yer verilme- miş; dolayısıyla da kavramın tanımı doktrin ve içtihada bırakılmıştır. Bunun yanı sıra Türk Ceza Kanunu’nun 210. maddesi gereği resmî belge olması için gerekli şartları taşımasa bile bazı belgeler resmî belge olarak kabul edilmektedir. İlgili maddeye göre özel belgede sahtecilik suçunun konusunun, emre veya hamile yazılı kambiyo senedi, em- tiayı temsil eden belge, hisse senedi, tahvil veya vasiyetname olması halinde, resmî belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümler uygulanır. Kaçakçılık suçunda korunan hukukî yarar değerlendirildiğinde Ver- nin eksik tahakkuk etmesine neden olan mükellefin bu eyleminin aynı Kanun’un 359. maddesinde hüküm altına alınan kaçakçılık suçunu oluşturduğu ve aynı Kanun’un 367. maddesi gereğince defterdarlığınız mütalaasıyla yetkili cumhuri- yet savcılığına suç duyurulması gerektiği” yönündeki defterdarlığınız görüşü Ba- kanlığımızca da uygun bulunmuştur. Ancak, sahte kira kontratı düzenleme veya kullanma fiilini yerine getiren şahsın Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tüccar vasfı taşımaması halinde ise, bu şahıslar adına Vergi Usul Kanunu’nun 359 ve 367. maddeleri gereğince kaçakçılık suçu raporu düzenlenmesine ve ilgili cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulmasına imkân bulunmamaktadır”. Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü, S: B.07.0.GEL.0.30/3032-359-96/30024, T: 28.06.2004, https://www.gib.gov.tr/node/90234
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1