Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı
283 TBB Dergisi 2021 (153) Gülden ŞİŞMAN olarak kabul edilmemelidir. Vergi Usul Kanunu’nun 359. madde- sinin b bendinde sahte belge düzenleme fiilini düzenleyen metin- de; başka bir ifade ile suçun maddî unsurunun tanımında belge- nin şekil kurallarına uygun olarak düzenlenmiş olmasına dair bir ifade bulunmamasına rağmen Yargıtay kararlarında Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki belgede bulunması gereken şekil şartı suçun maddî unsuru haline getirilmiştir. Gerek- çe olarak da Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasında yer alan şekil kullarına aykırı olarak düzenlenen belgenin hiç dü- zenlenmemiş sayılacağı hükmü esas alınmıştır. Ancak bu gerekçe kaçakçılık suçunun tekemmülünü şekil şartına indirgemekte ve suçu işlenemez suç haline getirmektedir. Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesi ile 227. maddesinin 3. fıkrasının bağlantılı olup ol- madığını maddenin konuluş amacına bakarak; başka bir ifade ile tarihî yorum metodunu kullanarak belirleyebiliriz. Tarihî yorum metodunu kullanırken hukuk kuralının konuluşundaki amaç; başka bir ifade ile kanun koyucunun sübjektif iradesi önem ifa- de eder. Kanun koyucunun sübjektif iradesini bulmaya çalışırken de başvuracağımız en önemli kaynak Meclis Tutanakları ve ka- nunun gerekçesidir. Söz konusu maddeye ilişkin Maliye ve Güm- rük Bakanlığı’nca hazırlanan 3505 sayılı Kanun Tasarısı’nın Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasının eklenmesine dair 3. maddesinin görüşüldüğü sırada, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunun 23.11.1988 tarihli 29. Birleşimi konunun açıklı- ğa kavuşması açısından önemlidir. Birleşimde söz alan, dönemin Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in “Bir faturada tarihin yazılma- ması, numarasının yazılmaması, mükellefin adresinin yanlış veya eksik yazılması, o belgeyi hiç düzenlememiş anlamında anlamıyo- rum ben burada. Onun, alınan mal miktarının olmaması, yapılan hizmet miktarının olmaması veyahut da buna benzer, o belgenin ne kadar bir hizmet ve mal alımını gerektirdiğini açık ve seçik kanıtlamayacak düzeyde düzenlenmiş olması halinde buradaki madde uygulanır ve buradaki maddenin uygulanması da, yalnız usulsüzlük cezasının tatbiki bakımındandır; yoksa o belgenin tev- sik edici niteliğinin ortadan kalkması anlamında değildir.” şeklin- deki ve aynı birleşimde söz alan Başbakan Yardımcısı İsmet Kaya Erdem’in; “Vergi kanunları bakımından, herhangi bir surette eksi-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1