Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı
286 Sahte Belgedeki Şekil Şartına Aykırılığın Vergi Kaçakçılığı Suçuna Etkisi zenlenmemiş sayılır” diye bir hüküm getiriyor. Yani, bir belgede eksik bir bilginin olması halinde, “bu belgeler hiç düzenlenmemiş sayılır”’ diye bir hüküm getirilmektedir. Acaba, “hiç düzenlenmemiş sayılır” ibaresiyle, bu belgenin tevsik edici niteliği yok mudur; yoksa tevsik edici niteliği var da buna özel usulsüzlük cezası uygulanır amacını mı taşımaktadır?” Belgenin delil niteliğinde olup olması konusunu değerlendirirken Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesini esas almamız gerekir. İlgili mad- dede vergiyi doğuran olay ve bu olayın ya da hukukî durumun nasıl ispat edilebileceğini düzenlemiştir. Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesi öncelikle vergi kanunlarının nasıl yorumlanacağı husus düzenlenmiş; B fıkrasında da ispat konu- suna yer verilmiştir. İlgili maddeye göre vergiyi doğuran olay ve ola- ya ilişkin muameleler yemin hariç her türlü delil ile ispat edilebilir. Bunun yanı sıra kanun koyucu doğrudan vergiyi doğuran olayla ilgili olmayan tanık ifadelerini de delil olarak kabul etmemiştir. Bu hükme göre vergiye tâbi olay ve işlemlerin defter, kayıt ve belge gibi maddî delillerle ispat olunabileceği gibi bu olay ve işlemler bunlar dışında kalan her türlü ispatlama araçlarıyla da tespit edilebilecektir. Maddeyi değerlendirdiğimizde Vergi Usul Kanunu’nun 227. mad- desinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin belgenin delil olma özelli- ği ile ilgili olmadığı sonucunu çıkarabiliriz. Düzenleme doğrudan ver- gilendirme sonucu doğuran işlemlerle ilgilidir. Örneğin, şekil eksikliği nedeniyle bir belge düzenlenmemiş sayılır ise, mükellefin birtakım teşviklerden ya da katma değer vergisi indiriminden yararlanması mümkün olmayabilir. Nitekim Vergi Usul Kanunu’nun 227. madde- sinin 3. fıkrasındaki şekil şartı düzenlenmesinin tamamen etkin vergi denetimini sağlamak amacı ile de yapıldığı söylenebilir. Bir belgede vergi kaybına neden olan bilgilerin bulunmayışı ile vergi kaybına ne- den olmayan bilgilerin bulunmayışı birbirinden farklı olup delil niteli- ğinde olup olmaması kanaatimce bu kritere göre değerlendirilmelidir. Ancak belgeye hiç ulaşılamaması ya da belgede delil niteliğinde olma- sını sağlayacak bilgilerin olmaması halinde Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde yer alan sahte belge düzenleme ve kullanma fiili baş- kaca delillerle de ispatlanabilir. Aksi takdirde belgenin şekil şartına uygun olarak düzenlenmiş olması suçun maddî unsuru olarak kabul edilirse Yargıtay Ceza Kurulu kararında ifade edildiği üzere, belgenin öncelikle şekli unsurlar yönünden denetlenmesi, eğer şekli unsurlar
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1