Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı

301 TBB Dergisi 2021 (153) Barış DEMİRSATAN anlamda özgürlük bulunmamaktadır. 12 Bu itibarla mal rejimi seçimi ve mal rejimi hükümlerine ilişkin sözleşmeler ile MK m. 166/III ve m. 184/b. 5 kapsamında kalacak sözleşmeler dışında, evlilikten önce veya evlilik sırasında eşlerin boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin yaptıkları sözleşmeler, TBK m. 27 uyarınca, yukarıda anılan MK m 166/III ve m. 184/b. 5 emredici hükümlerine aykırılık nedeniyle kesin olarak hüküm- süzdür. 13 Boşanmanın sonuçlarına ilişkin anlaşmaya ancak hâkimin uy- gun görmesiyle hüküm tanıyan hukuk düzeninin, burada evlilik söz- Hukuki Muamelelerin Yargıç Tarafından Tasvibi”, AÜHFD , C. 8, S. 1-2, Ankara 1951, s. 590. Bununla birlikte Yargıtay’ın boşanma kararı kesinleşinceye kadar an- laşmalı boşanmadan tek yanlı dönülebileceği yönündeki içtihadıyla söz konusu sözleşmeye karar kesinleşinceye değin bağlayıcı bir nitelik tanımadığı hususunda ve bu uygulamanın yerinde olduğu görüşünde: Nevzat Özdemir, Türk – İsviçre Hukukunda Anlaşmalı Boşanma, İstanbul 2003, s. 157; Öncü, s. 806. Farklı yönde, hâkim onayının bu özelliği itibarıyla sözleşmenin geçerliliği için kurucu unsur olduğu görüşünde: Gülçin Elçin Grassinger, “Boşanma Davasında Eşlerin Boşan- manın Tali Sonuçlarına İlişkin Konularda Anlaşma Yapmaları ve Konu ile İlgili İsviçre Federal Mahkemesi Kararı”, İÜHFM, C. 55, S. 3, İstanbul 1997, s. 237. 12 Benzer yönde: Akın Ünal, “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimine Eleştirel Bir Ba- kış”, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi , C. 23, S. 4, Anka- ra 2019, s. 123. 13 Tazminat sorumluluğuna ilişkin: Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Türk Medeni Hu- kuku Cilt II Aile Hukuku, İstanbul 1966, s. 257; Yarg. HGK, 12.09.1962, 2-23/43 ( Adalet Dergisi , C. 53, S. 11-12, s. 1297); Boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin geçer- lilik koşullarının uygulanacağı: Sarı, s. 17; Hâkim onayı olmadan geçerli olmaya- cakları: Özge Öncü, “Eşlerin “Anlaşmalı Boşanma” Çerçevesinde Mal Rejiminin Tasfiyesine Yönelik Olarak Yaptıkları Anlaşmalar ve Bu Anlaşmaların Uygulama- da Doğurduğu Sorunlar”, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi , C. 19, İzmir 2017 (Prof. Dr. Şeref Ertaş’a Armağan), s. 801. Karş. Nurten İnce, “Hâkim Tarafından Evlilik Sözleşmelerinin İçeriksel Denetimi”, İnsan Bilimleri Araştır- maları, Editör: Leyla Aldemir, Bursa 2018, s. 370. Yazar bu hükümden hareketle örnekseme yoluyla evlilik sözleşmelerinin içerik denetimine tâbi olduğunu sa- vunmaktadır. Öte yandan, evlilik sözleşmelerinin belirtilen emredici hükümlere aykırılığın yanı sıra, TBK m. 27’de yer alan kamu düzenine veya genel ahlaka ay- kırılık nedeniyle de hükümsüz sayılıp sayılmayacağı sorusu akla gelebilir. Zira bir hukuki işlem, birden fazla sebeple hükümsüz olabilir. Bununla birlikte kanımızca evlilik sözleşmelerini içeriklerine bakılmaksızın götürü şekilde genel ahlaka veya kamu düzenine aykırı saymak mümkün değildir. Çünkü aile hukuku alanında söz konusu olsa dahi bir hukuki ilişkinin sona ermesi halinde doğacak sonuçların önceden öngörülmesi ve düzenlenmesi kamu düzenini veya ahlakı zedeleyecek nitelikte değildir. Kuşkusuz, böyle bir sözleşmede yer alan somut hükmün ahlaka veya kamu düzenine aykırılık oluşturması ve sözleşmeyi bu açıdan da malûl kıl- ması mümkündür. Fakat bu durum, sözleşmenin kavramsal olarak genel ahlaka veya kamu düzenine aykırı sayılmasından tamamen farklıdır. Tekrar vurgulamak gerekirse, evlilik sözleşmelerinin genel ahlaka ve kamu düzenine aykırı olmama- sı, bu sözleşmelerin emredici hükümlere aykırılık nedeniyle kesin hükümsüzlükle malûl olmalarına engel değildir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1