Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı

324 Karşılaştırmalı Hukuk Işığında Hükümsüz Evlilik Sözleşmelerinin Boşanmanın Eşler ... 4. Manevi Tazminat MK m. 174/II hükmü ise, boşanmaya sebep oluşturan olgular nedeniyle kişilik hakkı 105 ihlal edilen daha az kusurlu veya kusursuz tarafın kusurlu taraftan uygun miktarda para 106 olarak manevi tazmi- nat talep edebileceğini düzenlemektedir. Bu hükümle, boşanma sebe- bi teşkil eden ve aynı zamanda kişilik hakkı ihlali oluşturan olgula- rın sebebiyet verdiği manevi zararın giderilmesi amaçlanmaktadır. 107 Manevi tazminatın işlev, niteliği ve buna bağlı olarak belirlenmesi 105 Maddi tazminatta söz konusu olduğu gibi boşanma, tek başına manevi tazminata da hak kazandırmaz. Manevi tazminatın doğumu için boşanma sebebi oluşturan olguların kişilik hakkını ihlal edici nitelik göstermesi gerekir. Örnek olarak, terk sebebi ile boşanma, manevi tazminat talebini doğurmaz: Tülay Aydın Ünver/ Şeyda Dursun Karaahmetoğlu, “Yargıtay Kararları Işığında Terk İhtarının Boşan- ma Sebeplerine ve Manevi Tazminat Talebine Etkisi”, İÜHFM , C. 75, S. 2, İstanbul 2017, s. 604. 106 Manevi tazminat olarak salt paraya hükmedilebileceği, TBK m. 58/II hükmünün uygulanmayacağı hususunda: Hülya Atlan, Manevi Zararı Tazmin Yolları, İstan- bul 2015, s. 298; Aynı yönde: BK-Bühler/Spühler, Art. 151 ZGB, N. 80; Mehmet Erdem, Aile Hukuku, Ankara 2019, s. 192, s. 197. Güncel kanun sistematiğini ve amacını nazara alarak farklı yönde değerlendirme: Arzu Genç Arıdemir, “Ma- nevi Tazminatın Bir Miktar Para Ödenmesi Dışındaki Türleri”, Kişilik Haklarına İlişkin Güncel Sorunlar, Editörler: Sanem Aksoy Dursun/Arzu Genç Arıdemir, İstanbul 2020, s. 154. 107 Bu olanağın MK m. 174/II kapsamında ayrıca düzenlenmesinin gerekliliği tar- tışmaya açıktır. MK m. 58 hükmü genel olarak kişilik haklarının ihlali halinde manevi tazminat talep edilebileceğini hüküm altına almaktadır. Buna göre, eş- lerden birinin diğer eşe karşı yaptığı kişilik hakkını ihlal eden eylemlerden ötü- rü evlilik esnasında veya sonrasında manevi tazminat talep edilebilir. Zira evli olmak ve evliliği sürdürmek, kişilik ihlalleri açısından hukuka uygunluk nedeni oluşturmaz. Evliliğin devam ettirilmesine karşın manevi tazminat talep edildiği hallerde, bu durum tazminatın belirlenmesi yönünden nazara alınacaktır. Ayrıca, manevi tazminat alacağına ilişkin zamanaşımını TBK m. 153/b.3 hükmü uyarın- ca işlemeyecektir. Bununla birlikte MK m. 166/III veya m. 184/b. 5 hükmünün uygulandığı bir davada, boşanma kararının ardından kural olarak, bu hak açıkça saklı tutulmadıkça, manevi tazminat talep edilmesi mümkün değildir: Yarg. 2. HD, 16.01.2019, 2080/280 (Lexpera); Yarg. 2. HD, 19.10.2012, 11544/25372 (Lexpe- ra); Özdemir, s. 160. Ayrıca ifade etmek gerekir ki öğreti ve Yargıtay bu istemin saklı tutulması halinde MK m. 166/III uyarınca boşanmaya cevaz vermemektedir: Yarg. 2. HD, 13.01.2015, 16344/169 (Lexpera); Özkan Cavit Hoşlan, “Anlaşmalı Boşanma Protokollerine İlişkin Yargıtay Kararlarının Değerlendirilmesi”, Medeni Hukuk Alanındaki Güncel Yargıtay Kararlarının Değerlendirilmesi Sempozyum- ları Cilt II: Aile Hukuku-20 Nisan 2017, Editör: B. İlkay Engin, İstanbul 2019, s. 212-213. Sadece boşanma davası ile ileri sürülebilir görüşünde: BK-Bühler/Spüh- ler, Art. 151 ZGB, N. 70; Saymen/Elbir, s. 278. Türk hukukunda İsviçre hukukun- dan farklı olarak boşanma kararının birliği ilkesi benimsenmediğinden (Gümüş, s. 302), bu gerekçe ile manevi tazminat talebinin sadece boşanma davası ile ileri sürülebileceği savunulamaz. İsviçre’de bu gerekçe ile: BK-Bühler/Spühler, vorb, zu Art. 149-157 ZGB, N. 76.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1