Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı

340 Ticaret Hukuku Perspektifinden Avukatlık Şirketleri yen bir iş olarak düzenlenmesi (AvK m.11) karşısında, 7 ortak çalışmak isteyen avukatların şirket biçiminde örgütlenmesi düşüncesi kabul görmemişti. 8 Dolayısıyla tarihsel süreçte, bir taraftan avukatların or- tak çalışmasına imkân verecek, diğer taraftan da avukatlığın kamu hizmeti olma niteliğini zedelemeyecek ve avukatlığı ticari iş haline ge- tirmeyecek yeni bir müessesenin varlığı gerekmekteydi. Bu doğrultu- da 02.05.2001 tarih ve 4667 sayılı Kanun 9 ile AvK’nın 44. maddesinde değişiklik yapılarak “ avukatlık ortaklığı ” modeli Türk hukukuna dâhil edilmiştir. Bu kanun değişikliğiyle birlikte ortak avukat bürosu, “ aynı büroda birlikte çalışma ” olarak yeniden düzenlenmiş ve avukatların bir- likte çalışmasının, tüzel kişiliğe sahip “avukatlık ortaklığı” adı altında yepyeni bir örgütlenme kapsamında gerçekleştirilmesine kapı aralan- mıştır. Bilindiği üzere tüzel kişilik oluşturulması noktasında sınırlı sayı ilkesi ( numerus clausus ) geçerli olup, kanun koyucunun belirlediği tür- ler dışında, tarafların kendi iradeleri ile yeni bir tüzel kişilik tipi mey- dana getirmeleri mümkün değildir. 10 AvK m.44’te yapılan değişiklikle birlikte kanun koyucu mevcut tüzel kişilerden farklı, yepyeni bir tüzel kişi türü öngörmüştür. 4667 sayılı Kanun’dan önce tüzel kişiliği haiz bir şekilde avukatlarca ortaklık kurulup kurulamayacağı tartışılmalıy- dı. Tartışmalar kapsamında genel itibarıyla bu türden bir ortaklığa ka- nun tarafından tüzel kişilik tanınmadığı, bu yüzden de tüzel kişiliğin söz konusu olamayacağı görüşü hâkimdi. 11 Ancak 4667 sayılı Kanun tartışmalara son vermiş ve avukatlık ortaklığını, “ aynı baroya kayıtlı bir- 7 Bununla birlikte avukatlar, AvK m.12/f gereği anonim, limited ve kooperatif şir- ketlerin ortağı, yöneticisi ve denetçisi olabileceği gibi, komandit şirketlerde ko- manditer ortak olarak da yer alabilirler. 8 4667 sayılı Kanun’dan önce limited şirket şeklinde kurulan bir avukatlık ortaklığı deneyimi, ortaklığın tacir olarak nitelendirilmesi ve ticaret şirketlerinin baroya kaydedilemeyecek ve yalnızca avukatların yapabileceği işlerle ilgilenmeyecek ol- ması nedenleriyle, İstanbul Barosu Disiplin Kurulu tarafından şirket kurmuş avu- katlara disiplin cezası verilmesiyle sonuçlanmıştı. Güner, s. 760-761; Sungurtekin Özkan, s. 191. 9 RG tarih: 10.05.2001, no: 24398. 10 Kemal Oğuzman/Özer Selici/Saibe Oktay Özdemir, Kişiler Hukuku, 16. Bası, Fi- liz Kitabevi, İstanbul 2016, s. 263; Hüseyin Hatemi/Burcu Kalkan Oğuztürk, Ki- şiler Hukuku: Gerçek Kişiler- Tüzel Kişiler, Vedat Kitapçılık, İstanbul 2014, s. 87; Mustafa Dural/Tufan Öğüz, Türk Özel Hukuku Cilt II: Kişiler Hukuku, 13. Bası, Filiz Kitabevi, İstanbul 2013, s. 212. 11 İbrahim Arslan/Mücahit Ünal, “Avukatlık Ortaklığının Diğer Ortaklık Türleri ile Karşılaştırması ve Hukuki Niteliği”, SÜHFD, C: 16, S: 1, s. 59-60.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1