Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı

369 TBB Dergisi 2021 (153) Ahmet Fatih ÖZKAN mişse de bu çıkma şekli, haklı nedene dayalı olmayıp, daha çok isteğe bağlı olarak öngörülmüş, bu nedenle ana sözleşmede aksine hüküm olmaması halinde uygulanacağı vurgulanmıştır. Dolayısıyla ana söz- leşmede, ortaklıktan haklı neden olmaksızın çıkmanın yasaklanması mümkündür. 80 Adı geçen madde uyarınca ortaklıktan çıkmak isteyen ortak, payının değerini ve devralacak olan kişiyi yazılı olarak ortaklığa ve diğer ortaklara bildirecek olup, en son ortağa bildirim tarihinden itibaren iki ay içinde ortaklık kararını vermezse devre onay verilmiş sayılır. Devre onay vermek için gerekli yeter sayıya ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. 81 Devre açıkça onay verilmemesi halinde ise devir gerçekleşmeyecektir. 82 Bununla birlikte ortağın, limited şirketlerde ol- duğu gibi (TTK m.595/5), haklı nedenlerin varlığı halinde ortaklıktan çıkma hakkı saklıdır. AOY’de ortaklıktan çıkmada haklı nedenler, or- taklıktan çıkma başlıklı 25. maddede değil, pay devri başlıklı 16. mad- dede düzenlenmiştir. 83 üçüncü bir kişiye devredilmesi suretiyle ortaklıktan çıkma, sonucu itibarıyla pay devrinden farklı bir şey değildir. Zira payın bedeli ortaklıktan değil, devredilen kişiden alınmaktadır. Çıkma, bir ortağın kendi isteğiyle şirketteki payını alarak şirketten ayrılması demektir. Kayıhan, s. 139. O halde payın mevcut ortaklardan birine devri, pay bedelinin ortaklıktan olmasa da ortaklardan alınması nedeniyle ortaklıktan çıkma anlamındadır. 80 Bununla birlikte Tip Ana Sözleşmede “Bir ortak; payını ortaklığa, ortaklardan herhangi birine veya ortak olabilme şartlarını taşıyan bir başka kişiye devir ede- rek ortaklıktan çıkabilir” hükmü yer almaktadır (m.13). Şu hâlde ana sözleşmede ortaklıktan çıkmanın yasaklanması, Tip Ana Sözleşmedeki bu hükmün aynen ko- runması durumunda mümkün değildir. 81 AvK’da ortaklıktan çıkarmak için dörtte üçlük bir çoğunluk öngörülmüşken, or- taklıktan çıkmak için bir çoğunluk öngörülmemiştir. TTK’da kollektif şirketlerde ortaklıktan çıkmaya ilişkin bir hüküm sevk edilmemiştir. Bu nedenle şirket söz- leşmesinde çıkmaya ilişkin bir hüküm bulunmadıkça, ortağın şirketten ayrılma- sı sözleşmede değişiklik niteliğinde olacağından oybirliği şartına bağlı olacaktır. Bozkurt, s. 163-164. Buradan hareketle avukatlık ortaklıklarında ortaklıktan çık- mak için de oybirliğinin gerekeceği ileri sürülebilir. 82 Esasen ortaklığın pay devrine onay vermemesi halinde AvK’nın 44/B maddesi ve TBB Baro Hakem Kurulu Yönetmeliği hükümlerine göre işlem yapılacağı hük- me bağlanmıştı (AOY m.25/2). Bahsi geçen AvK’nın 44/B-b maddesinde “Avu- katların birlikte çalışmalarından veya avukatlık ortaklığında; ortakların kendi aralarında ve ortaklıkla ilgili her türlü uyuşmazlıklar ile ortaklık pay devir ve intikalinde bedele ilişkin olarak üçüncü şahıslarla aralarında çıkacak anlaşmaz- lıklar, bu Kanun’un 167’nci maddesinde tanımlanan hakem kurulu tarafından, bu kanun ve yönetmelik hükümlerine göre çözümlenir.” denilmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin 03.03.2004 tarih ve E.2003/98, K.2004/31 sayılı kararıyla AvK’nın 167. maddesinin iptali üzerine bu hükmün uygulanma olanağı kalmamıştır. Ku- bilay, s. 164. 83 Ortaklar dışında payın üçüncü bir kişiye de devredilebilecek olması sonucu, siste-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1