Türkiye Barolar Birliği Dergisi 153.Sayı

35 TBB Dergisi 2021 (153) Fahri Gökçen TANER Böyle bir durum ortaya çıktığında savunmanın, söz konusu video kaydına erişmek için soruşturma evresinde savcılık, kovuşturma evre- sinde ise mahkeme nezdinde girişimde bulunması şarttır. Soruşturma evresinde söz konusu kayda erişilemez ancak bu eksiklik kovuşturma evresinde mahkeme tarafından giderilirse, ortaya çıkan ihlalin telafi edildiğini ileri sürmek mümkün olabilir. Buna karşın kovuşturma ev- resinde söz konusu delile erişim imkânının gereği gibi sağlanamama- sı, CMK’nın 289/1-(h) bendi uyarınca “hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkının sınırlandırılması” anlamına gelir ve bir hukuka mutlak aykırılık halidir. SONUÇ Modern ceza muhakemesi, sanığa adil bir şekilde yargılanma imkânı sunarken, öte yandan mağdurun haklarını olabildiğince ko- ruyan bir denge kurmaya çalışmaktadır. İlkesel olarak bakıldığında; kırılgan mağdurun beyanının soruşturma evresinde alınması ve bu kaydın sonradan duruşmada izlenmesi, mağdurun duruşmaya adli görüşme odasından katılması, adli görüşme odasındaki mağdura so- ruların adli görüşmeci aracılığıyla sorulması gibi uygulamalar, pek çok ülkede örneği olan dengeleyici tedbirlerdir. Savunmaya, cinsel suçlar bağlamında yapılan video kayıtlarını uygun bir ortamda dilediği süre boyunca izleme imkânı tanındığı takdirde, kayıtlarının örneğinin savunmaya verilmemesi, ölçülü bir sınırlama olarak kabul edilebilir. Dolayısıyla ilk bakışta, CMK’nın 236. maddesine 7188 sayılı Kanun’la eklenen fıkralar, adil yargılanma hak- kı bağlamında ilkesel olarak sorunlu değildir. Son tahlilde de söz konusu düzenlemelerin yerinde olduğunu söy- leyebilmek için, her bir olayda savunma hakkının titizlikle dengelen- mesi gerekir. Bu noktada mağdurun neden kırılgan olduğunun ve dola- yısıyla neden duruşmaya gelmediğinin mahkeme kararında gerekçeli biçimde açıklanması büyük önem taşımaktadır. Mevcut uygulamanın aksine, duruşma dışında alınan beyanlarının tamamının duruşmada keşif işlemiyle izlenmesi zorunludur. Adli görüşme odasıyla iyi bir gö- rüntü ve ses bağlantısı sağlanması, adli görüşmecilerin iyi eğitilmiş ol- ması, ortak bir görüşme protokolünün izlenmesi ve soruları çarpıtma- dan doğru biçimde aktarmaları, sistemin iyi işlemesi için şarttır.