Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

170 İnşaatçı İpoteğinde Aynı İş İçin Birden Fazla Ödeme Yapılması Sorunu ve Bazı Çözüm Önerileri Böyle bir yöntemin belirlenmesi, kural olarak, paraya çevrilen ipotek bedelinin alacaklarının tamamını karşılamaması durumunda da önem taşımaktadır. Böylece, zaten rücu ile iş sahibi tarafından asıl yükleniciden geri alınacak bedel, asıl yüklenicinin alacağından peşi- nen mahsup edilerek alt yüklenicinin alacağını daha büyük ölçüde tahsil etmesi olanağı tanıyacaktır. Bu yöntemin, inşaatçı ipoteği ala- caklılarının eşit sırada olması prensibine aykırı olacağı düşünülebilirse de burada ipoteğin sırası bakımından bir fark yaratılmamakta sadece paranın paylaştırılması aşamasında mahsup ilişkisine dayanılarak ya- sal bir boşluğun doldurulduğunu söyleyebiliriz. SONUÇ İnşaat sözleşmesinde iş sahibinin inşaat bedelini ödeme konusun- da yükleniciye karşı borç altına girmesine rağmen alt yüklenicilerin de kanuni ipotek haklarını kullanarak iş sahibinin taşınmazı üzerinde inşaatçı ipoteği tesis etmeleri durumunda, iş sahibi aynı iş için birden fazla ödeme yapma riski altında kalacaktır. Bu durum, iş sahipleri için şaşırtıcı ve adil olmayan bir sonuç yaratabilir. Kanun koyucu iradenin, bu şekilde adil olmayan bir sonucun doğmasına sebep olan yasal dü- zenlemeyi benimsemesi ise taşınmaz maliki karşısında zayıf konumda gördüğü alt yüklenici ve zanaatkarları koruma içgüdüsüne dayan- maktadır. Bu içgüdüyle hazırlanan yasal düzenlemenin ise kötü ni- yetli kullanımını önlemek ve taşınmaz maliklerinin de zarar görmesini engellemek için Türk Borçlar Kanunu’nun düzenlediği rücu, halefiyet, mahsup gibi kavramlardan somut olaya uygun düştüğü ölçüde yarar- lanılmalıdır. Hukuk uygulayıcıları da, alt yüklenicinin kanuni ipotek hakkı ne- deniyle, iş sahibinin zarar görme riskini dikkate almalıdır. Özellikle, inşaatçı ipoteğinin paraya çevrilmesi ve bedelin paylaştırılması aşama- larında karşılaşılabilecek sorunları öngörmeli ve iş sahibinin riskini en aza indirmek için gerekli önlemleri almalıdır. Son olarak, iş sahibinin riskinin adil olmayan bir risk yarattığı ve bunun alt yüklenici ve za- naatkarların korunmaya muhtaç menfaatleriyle bağdaştırılamayacağı konusunda toplumsal bir mutabakat oluşmuşsa daha kalıcı bir çözüm arayışı gerekecektir. Böylece, sosyal ihtiyaçlar ve toplumsal talepler doğrultusunda kanun koyucunun da en doğru ve en adil çözümü bul- mak için üzerine düşeni yapması ve gerekli yasal düzenlemeleri yap- ması gerekecektir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1