Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

214 İsviçre Medeni Usul Kanununda Yapılması Düşünülen Önemli Değişiklikler ... Öğretide bazı yazarlar, CPC m.224 yorumlanırken davaların ni- teliklerinin göz önüne alınması gerektiğini, karşı dava ile asıl dava- nın nitelikleri itibariyle farklı yargılama usulüne tâbi olmaları hâlinde karşı davanın açılmasının mümkün olamayacağını dile getirmişlerdir. Bu yazarlara göre, sadece dava konusunun değeri nedeniyle asıl da- vanın olağan, karşı davanın ise basitleştirilmiş yargılama usulüne tâbi olması durumunda, karşı davanın açılmasının mümkün olduğu kabul edilerek karşı dava da olağan yargılama usulünde görülmelidir. 147 Bu noktada Federal Mahkeme, Kanunda belirtilen değerin altında kaldığı için basitleştirilmiş yargılama usûlüne tâbi olan bir kısmî dava üzerine, olağan yargılama usulüne tâbi olan menfi tespit davasının karşı dava olarak açılabileceğine karar vermiştir. 148 Federal Konsey de Federal Mahkeme’nin bu kararından yola çıka- rak, Ön Tasarı’da, aralarında bağlantı olması şartıyla, asıl dava ile kar- şı davanın aynı yargılama usulüne tâbi olmaları şartının kaldırılmasını önermiştir. Ancak Ön Tasarı’ya ilişkin görüşmelerde ileri sürülen eleştirileri göz önüne alan Federal Konsey, bu düşünceden vazgeçmiş- tir. Tasarı’da ise CPC m.224’e 1 bis fıkrası eklenmiş; burada Kanun’da aranan aynı yargılama usulüne tâbi olma şartı Federal Mahkeme’nin kararı doğrultusunda açıklığa kavuşturulmaya çalışılmıştır. Söz konu- su düzenlemeye göre: “Karşı dava şu durumlarda da kabul edilir ve asıl dava ile birlikte olağan yargılama usulünde karara bağlanır: (a) Asıl talep olağan yargılama usulüne tâbi iken karşı dava olarak ileri sürülen talebin yalnızca uyuşmazlık konusunun değeri itibariyle basitleştiril- miş yargılama usulüne tâbi olması. (b) Karşı davanın (talebin) bir hakkın veya hukuki ilişkinin yokluğu- nun tespitine ilişkin olup; asıl davanın (talebin) bu hak veya hukukî ilişkiden kaynaklanan iddianın bir kısmına ilişkin olması ve bu nedenle yalnızca dava konusunun değeri nedeniyle basitleştirilmiş yargılamaya tâbi olması.” Görüldüğü gibi, Tasarı ile (a) bendinde getirilen düzenleme, öğ- retide bazı yazarlar tarafından savunulan görüşün kanunlaştırılma- sına yöneliktir. Federal Mahkeme, yukarıda anılan kararında konu- ya değinmiş, ancak herhangi bir görüş bildirmemiştir. Maddenin (b) 147 Tappy, Commentaire CPC, art. 224 no.14; Leuenberger, ZK ZPO, art. 243 no.14. 148 ATF 143 III 506.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1