Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

215 TBB Dergisi 2021 (154) Selçuk ÖZTEK / Mert NAMLI bendinde yer verilen düzenleme ise Federal Mahkeme’nin kararının kanunlaştırılması isteğinin bir yansımasıdır. Bununla birlikte öğreti- de, Tasarı ile yalnızca yargılama usullerinin değer sınırlarından do- ğan sorunlara çözüm arandığı; oysa önemli olanın, yargılama usulleri arasında bir koordinasyon sağlanması olduğu, bu yönüyle Tasarı’nın Kanunun uygulanabilirliğine katkıda bulunmadığı ileri sürülmekte- dir. 149 C-) KARARIN İCRASININ DURDURULMASI İsviçre hukukunda istinaf, hükmün icrasını durdurma etkisini haiz iken, itiraz ( recours, Beschwerde ) bu etkiden yoksundur. Dolayı- sıyla, ilk derece mahkemesinin verdiği bir karara karşı istinafa başvu- rulması hâlinde, ilk derece mahkemesi kararı kural olarak icraya ko- nulamayacaktır. Buna karşılık söz konusu karara karşı itiraz ( recours, Beschwerde ) yoluna başvurulması hâli ise hükmün icrasını kural olarak kendiliğinden durdurmayacaktır. Kural böyle olmakla birlikte, kanun koyucu ilâmların icrasının etkinliğinin artırılması düşüncesiyle bazı özel düzenlemeler sevk et- miştir. Şöyle ki, CPC m.236/3’e göre kararı veren mahkeme, davayı kazanan tarafın talebi üzerine kararın icrasına yönelik tedbirleri ala- caktır. Bu durumda karar derhâl (istinaf beklenmeksizin) ve doğrudan doğruya icra edilebilecektir (CPC m.337/1). Davayı kaybeden tarafın itiraz ( recours, Beschwerde ) yoluna başvur- ması hâlinde itiraz ( recours, Beschwerde ) mahkemesi hükmün icrasını durdurabilecektir (CPC m.325/2). Buna karşılık, ilk derece mahkeme- sinin hükmün doğrudan icrasına karar vermesi durumunda ise, hük- mün icrası ancak davayı kaybeden tarafça CPC m.337/2 çerçevesinde ve CPC m.341’deki sınırlı nedenlere dayanarak infaz (icra) mahkeme- sine başvurulmak suretiyle sağlanabilecektir. Uygulamada her iki durumda da icranın durdurulması kararının geç verilebildiği, bu nedenle de davayı kaybeden tarafın hak kaybına uğradığı örneklerle karşılaşılmaktadır. Tasarı’da ise davayı kaybeden tarafın bu tür tehlikelere karşı korunması amacıyla CPC m.236’ya dör- düncü fıkra olarak yeni bir fıkra eklenmiştir. Bu fıkra uyarınca, ka- 149 Bohnet/Schaller, s.202.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1