Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

216 İsviçre Medeni Usul Kanununda Yapılması Düşünülen Önemli Değişiklikler ... rarı veren mahkeme, davayı kaybeden tarafın telafisi zor bir zarara uğrama riski varsa, onun talebi üzerine veya re’sen, hükmün icrasını itiraz ( recours, Beschwerde ) mahkemesinin kararına veya itiraz ( recours, Beschwerde ) yoluna başvuru süresinin sonuna kadar durdurabilecektir. Eğer gerekli ise mahkeme, geçici korumalara veya teminat gösterilme- sine karar verebilecektir. 150 Tasarı’da getirilen bu düzenleme ile, Tasarı’yı hazırlayanlar, da- vayı kaybeden tarafa ilk derece mahkemesine başvurarak hükmün ic- rasını durdurma imkânını tanımak suretiyle silâhların eşitliği ilkesini gerçekleştirmeyi amaçlamışlardır. 151 Federal Konsey, aynı sakıncanın nihai karar ile gerekçeli kararın yazılması arasında geçen süre bakımından da söz konusu olduğunu düşünmektedir. Bu nedenle de Tasarı ile CPC m.239/2 bis ’de de ben- zer bir düzenlemeye yer verilmiştir. Buna göre, telafisi zor bir zarara uğrama riski bulunan taraf, mahkemeden, gerekçeli kararın yazımı için öngörülen süre boyunca, hükmün icrasının durdurulmasını iste- yebilir. Eğer gerekli ise mahkeme, geçici korumalara veya teminat gös- terilmesine karar verebilir. XI. MAHKEMENİN ESASA İLİŞKİN KARARI OLMAKSIZIN DAVANIN SONA ERMESİ A-) BÖLÜM BAŞLIĞININ DEĞİŞTİRİLMESİ İsviçre Medeni Usûl Kanunu’nun 241 ve 242.maddelerinde yargıla- manın feragat, kabul ve sulh ile sona ermesi halleri düzenlenmektedir. CPC m.241/2’ye göre, sulh, kabul ve feragat hâlinde dava bu işlemler ile doğrudan, yani mahkemenin esas hakkında hüküm vermesine ge- rek olmaksızın sona erecektir. Bu işlemlerden birinin varlığı hâlinde mahkeme, esas hakkında bir karar vermeyecek; -normal olarak CPC m.104 vd. uyarınca yargılama giderlerinin dağılımını içeren- şeklî bir kararla davayı sona erdirecektir (davayı kapatacaktır) (CPC m.241/3). 150 Tasarı’da yer alan hüküm, Ön Tasarı’ya göre bazı noktalarda farklılık göstermek- tedir. Şöyle ki, ilk olarak, Ön Tasarı’da hükmün icrasının durdurulmasına yalnız- ca talep üzerine karar verilebileceği düzenlenmekteydi. Ayrıca Ön Tasarı’da yer alan hükümde yalnızca “hükmün icrasının istisnaî olarak durdurulacağı” belir- tilmekte olup, buna ilişkin herhangi bir kıstasa yer verilmemişti. 151 Message, FF 2020, s. 2668.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1