Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

12 Etik ile Hukuk Sarkacında Açlık Grevi c. Aydınlatılmış Onam Aydınlatılmış onam hakkı, tıbbi müdahaleye rıza beyanı ile tıbbi olmayan müdahalelere yönelik rıza açıklamaları arasındaki kilit fark- tır. Tıbbi müdahalenin teknik ve sofistike özelliği nedeniyle burada verilecek rızanın yeterince aydınlatılmış olması da gerekir. Rıza açık- layacak kişi, neye razı olduğunu bilmelidir. Böylece tıbbi müdahaleler bakımından, geçerli rızanın genel şartlarına ilaveten karşımıza “aydın- latılmış onam” kavramı çıkmaktadır. Bir hakkın ihlaline rızayla katlanmanın özünde, kişinin kendi ge- leceğini belirleme hakkı ve insan onurunun dokunulmazlığı ilkesi bu- lunmaktadır. 41 İşte aydınlatılmış onam; kişiye kendi yaşamı, vücudu, geleceği hakkında serbestçe karar alma, kaderini belirleme hakkını te- min etmektedir. 42 Dolayısıyla aydınlatılmış onam, özgür irade kadar vücut bütünlüğünün korunmasına da hizmet eden bir haktır. 43 Nitekim Avrupa İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi’nin 44 5. mad- desinde tıbbi müdahaleye verilecek onamın özgürce ve bilgilendiril- miş bir şekilde olması gerektiği belirtilmektedir. Sözleşme’ye göre bu bilgilendirme “ önceden” olmalı ve “müdahalenin amacı ve niteliği ile so- nuçları ve tehlikeleri hakkında uygun bilgiler” içermelidir. 45 ihtiyacını giderememektedir. Hastanın tedaviyi ret hakkının pasif ötanazi anlamı- na gelip gelmediği halen belirsizliğini korumaktadır. Kanaatimize göre hastanın tedaviyi ret hakkı çerçevesinde Ceza Kanunumuzda yalnızca pasif (dolaylı) öta- naziyi öngörecek şekilde bir hukuka uygunluk sebebine ihtiyaç bulunmaktadır. 41 Gülsün Ayhan Aygörmez, “Hukuki Kurum Rızanın, Tıp Ceza Hukukunda Geçerli Olarak Kurulması”, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 6, Sayı: 2, Aralık 2009, s. 138. 42 Yücel, “Medeni Hukuk Bakış Açısıyla…”, s. 197. 43 Munise Gülen Kurt, “Tıbbi Müdahalelerde Aydınlatılmış Onam”, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Sayı: 146, 2020, s. 199. 44 Avrupa Konseyi tarafından 4 Nisan 1997 tarihinde imzaya açılmış olan “Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi: İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi”, TBMM’de 3 Aralık 2003 tarihinde uygun bulunmuş, 20 Nisan 2004 tarihli Resmi Gazete ile de yürürlüğe girmiştir. Sağlık hizmetlerinde insan hakları konusunu detaylı bir şekilde ele alan bu Sözleşme, Anayasa m. 90 gereğince iç hukukumuza doğrudan etki etmektedir. 45 Mevzuatımızda aydınlatılmış onama ilişkin düzenlemelere şu örnekler verilebilir: 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılaması ve Nakli Hakkındaki Kanun’un 7. maddesi, Hasta Hakları Yönetmeliği m. 31/1, Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi m. 14/2. Yine, Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’da hastanın tıbbi müdahaleye rıza vermesine yönelik düzenlemeden de (m. 70) zımnen hekimin aydınlatma yükümlülüğünün ifade edildiği sonucu çıkarılabilir. (Özcan/Özel, s. 59)

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1