Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

241 TBB Dergisi 2021 (154) Hasan TUNÇ etme hakkında bazı sınırlamalar konulabileceği düşünülmüştür. Ki bu da egemenliği kısıtlayan bir gelişme olmuştur. Milletler Cemiyeti ve nihayet Birleşmiş Milletler Teşkilatı bu düşünceyle kurulmuştur. 2. İkinci Dünya Savaşı›ndan Sonraki Gelişme İkinci Dünya Savaşı, dünya dengelerini alt üst eden önemli bir ge- lişmedir. Savaştan sonraki dönemde birçok yeni devlet kurulmuştur. Ayrıca devletlerin siyasi ve idari yapıları da değişmiştir. Mesela, mo- narşik ve mutlakiyetçi idareler cumhuriyetçi yönetim şekline kavuş- muş, birçok demokratik olmayan yönetim biçimlerinin de demokra- tikleştiği görülmüştür. Sonradan demokratik yönetime kavuşan devletlerde siyasi-hu- kuki düzen kurulmuş, siyaset, hukuk çerçevesine alınmıştır, özellikle devlet gücü karşısında ferdin hukuki-ekonomik istekleri de göz önün- de tutulmaya başlanmıştır. Bu dönemde milletlerarası kural koyma tekeli Avrupalı devletle- rin elinden çıkmıştır. Çünkü savaştan sonra dünyada iki zıt ideolojik kutup doğmuştur: Bunlar kapitalist ve sosyalist kutuplardır. Bu dönemde, bireylerin daha özgür, daha mutlu, daha sağlıklı ve zengin hayata kavuşması hususunda idarecilerin çaba gösterdiği göz- lenmiştir. Birçok yönetimler ise özellikle devlet gücüne karşı, ferdi ön plana çıkararak onu korumaya yönelik kararlar almışlardır. Böylece devlet gücüne karşı korunan ferdin temel hak ve özgürlükleri geliş- miş, temel hak ve özgürlükler yönündeki talepler yönetimlerce be- nimsenerek korunmaya çalışılmıştır. Bu arada sosyal devlet kavramı da gelişmesini tamamlamış, sosyal düşüncelerle ferdin özgürlüğünün kısıtlanabileceği görüşünün önem kazandığı gözlenmiştir. 19. yüzyılda Avrupa devletlerinin ekonomik ve sosyal yapılarında kesin çizgilerle ayrılıklar belirmemişti ve bunların Avrupa dışındaki politikaları ve bu politikalar doğrultusunda oluşturdukları milletlera- rası hukuk, emperyalist/merkantilist ve dinsel ilkelere dayanmaktay- dı. Bu emperyalist ve dinsel hukuk İkinci Dünya Savaşı’na kadar tüm dünyada varlığını hissettirmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nda birbirlerine düşen Avrupa devletleri çıkar çatışmalarıyla parçalandılar. Bir taraf- tan güçlenen Amerika, diğer taraftan sosyalist blok, Avrupa’nın ulus- lararası hukuk üzerindeki hegemonyasını zayıflattı.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1