Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

256 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nde Egemenliğin Görünümü: Anayasa Hukuku ... KKTC Anayasası’nın 3. maddesinin birinci fıkrası şu şekildedir: “Egemenlik, kayıtsız şartsız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yurttaşların- dan oluşan halkındır”. Anayasanın pozitif düzenlemesi, her şeyden önce Türkiye’den farklıdır. Türkiye’de milli egemenlik anlayışı söz konu- sudur. Buna karşın Kıbrıs’taki Türk toplumunun egemenliğini tanım- lamak için halk ifadesi kullanılmıştır. Bunun temel sebebi KKTC’yi oluşturan Türk yurttaşların Türk toplumu olarak Kıbrıs’ta ayrı bir varlığının bulunmasıdır. KKTC’yi egemen kılan da tam olarak budur. Bu noktada başlanılan yere geri dönmek mümkündür. KKTC’nin ege- menliğini Jackson’ın egemenlik teorisine göre analiz ettiğimizde bu devletin negatif egemenliğe sahip olduğunu söylememiz mümkün- dür. Fakat etkin bir kamu örgütlenmesi konusunda KKTC’nin ulus- lararası alanda tanınmamasından kaynaklanan birtakım zorluklarla karşılaştığını görürüz. Bu sebeple KKTC pozitif egemenliğini arayan bir devlettir. Bu durum KKTC’nin anayasa hukuku bağlamında dev- let sayılması için kafidir. Eğer öyle olmasa idi, dünya üzerinde pozitif egemenliği konusunda sorunlar yaşayan, fakat uluslararası toplum ta- rafından hevesle tanınan pek çok devlet (mesela Bosna-Hersek, Koso- va, Karadağ) egemen bir devlet sayılmazdı. 3. Egemenlik Konusunda Bir Uluslararası Hukuk Tartışması: Tanınma Anayasa hukukunda devletin, bir ülkede, teşkilatlanmış insan topluluğu olduğu sıklıkla ifade edilir. 68 KKTC’de anayasa hukuku bakımından şu ya da bu şekilde teşkilatlanmış bir insan topluluğu bulunduğu değerlendirmesi rahatlıkla yapılabilir. Bu teşkilat, KKTC egemenliğinin temelidir. Fakat yukarıda belirtildiği gibi KKTC’nin egemen devletlerin ekseriyeti tarafından tanınmamış olması KKTC egemenliği konusunda en güncel sorundur. KKTC egemenliği konu- sunda yapılacak bir değerlendirme, bu husus dikkate alınmadan eksik kalır. Uluslararası hukuk açısından önemli bir belge 1933 yılında imza- lanan Montevideo Konvansiyonu’dur. Bu belge ile kabul edilen pren- sipler, bilahare uluslararası teamül kuralı haline gelmiştir. Bu belgenin 68 İbrahim Kaplan, “Demokrasi – Hukuk – Otorite”, AÜSBF Dergisi , Cilt. 49, Sayı 1, 1994, s. 267.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1