Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

46 Ceza Muhakemesinde Tanık Beyanının Tartışılması ve Değerlendirilmesi delillere dayandırabilir. Bu deliller hâkimin vicdanî kanaatiyle serbestçe takdir edilir” denildikten sonra, ikinci fıkrada “Yüklenen suç, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir” denilmiştir. CMK’nın 217’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “her türlü delille” ibare- si, delil serbestinin kabul edildiğini göstermektedir. Yine, 5271 sayılı CMK’nın “İfade alma ve sorguda yasak usuller” başlıklı 148’inci maddesi- nin ilk üç fıkrası şöyledir: “(1) Şüphelinin ve sanığın beyanı özgür iradesine dayanmalıdır. Bunu engelleyici nitelikte kötü davranma, işkence, ilâç verme, yorma, aldatma, cebir veya tehditte bulunma, bazı araçları kullanma gibi bedensel veya ruhsal mü- dahaleler yapılamaz. (2) Kanuna aykırı bir yarar vaat edilemez. (3) Yasak usullerle elde edilen ifadeler rıza ile verilmiş olsa da delil olarak değerlendirilemez.” Dikkat edilecek olursa, buraya kadar yapılan açıklamaların ortak özelliği ve delillerin hukuka uygun olması gerektiğidir. Bu hukuka uy- gunluk delilin kendisini olduğu kadar el ediliş yöntemini de kapsar. Ceza muhakemesinin nihai amacı, nasıl ve hangi yöntemlerle ulaşıl- dığı önemli olmaksızın maddi gerçeğe ulaşmak değildir. Maddi ger- çeğe, hukuka uygun olarak ulaşılması gerekir. Bu itibarla, bireylerin haklarına saygılı şekilde yürütülecek olan, delillerin sağlıklı bir şekilde elde edildiği ve tartışılıp değerlendirildiği bir muhakeme sonucunda maddi gerçeğe ulaşılmalıdır. 14 Deliller gerçekçi, akılcı ve mantıklı olmalıdır. 15 Delillerin beş duyu ile öğrenilebilecek, akıl ve mantık kullanılarak kabul edilebilecek nite- likte olması gerekir. Delilin gerçekliği, delilin beş duyu organı ile algı- lanabilir olmasını ifade eder. Yani, delilin gerçekliğinden anlaşılması gereken delilin sahihliği değildir. 16 Erişilebilir olması da delillerin özelliklerindendir. Erişilebilirlik- ten anlaşılması gereken, delilin elde edilebilmesidir. Bazı hallerde de- lil vardır ama artık elde edilmesi imkansızdır. Örneğin, olayın görgü 14 Metin Köse, “Ceza Muhakemesinde Tanık Beyanının Delil Olarak Değerlendiril- mesi”, Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi , C. XIV, S. 1, 2019, s. 176. 15 Kunter/Yenisey/Nuhoğlu, s. 620; Toroslu, s. 162. 16 Şahin/Göktürk, s. 28.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1