Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

48 Ceza Muhakemesinde Tanık Beyanının Tartışılması ve Değerlendirilmesi İşte anılan 211’inci maddede sayılan durumların varlığı halinde, elde edilen beyanların belge delili olarak duruşmaya dahil edilmesi müm- kündür. Ortaya konulan ya da araştırılan bir delilin muhakemeye konu olan olayı ya da durumu temsil edici özellikte olması gerekir; muha- keme konusu olay ya da durumla hiçbir ilgisi olmayan, maddi gerçeğe ulaşma yönünde hiçbir faydası olmayacak bir araç delil olarak kabul edilemez. Bir delilin olayı ya da durumu temsil edici olması için ön- celikle bu delilin güvenilir olması; ispat bakımından önemli olması, ispatına ihtiyaç duyulan hususlarla ilgili olması gerekir. 19 Delil, sade- ce suç iddiasına ilişkin olayın konusu olmayıp, ceza muhakemesinde ispatı gereken diğer hususlara ilişkin de olabilir. Örneğin; bir tanığın tanıklıktan çekinme hakkına sahip olup olmadığı, hâkimin reddini ge- rektiren bir durumun olup olmadığı, yargılamanın yenilenmesini ge- rektiren bir sebebin bulunup bulunmadığı, sanığın kusurluğunu etki- len bir nedenin olup olmadığı hususlarına ilişkin de olabilir. Özellikle vurgulamak isteriz ki, delilin illa da müspet anlamda bir hususu tem- sil etmesi gerekmez. Yani, delil müspet olduğu kadar menfi bir hususu da temsil edebilir. Başka bir ifadeyle, delil, bir hususun varlığına ya da yokluğuna, olduğuna ya da olmadığına, yaşandığına ya da yaşanma- dığına ilişkin olabilir. Önemli olan delilin olayı temsil etmesidir. Bir delilin olayı temsil edip etmediği ise, delil değerlendirilmesi sonucu anlaşılır. Deliller müşterek olmalıdır. Delillerin müşterek olmasından anla- şılması gereken ise; delillerin içeriğinin sadece karar veren tarafından yani hâkim tarafından değil, davanın taraflarının tümü tarafından bili- nir olmasıdır. Böylece, delillerin tartışılması sağlanacaktır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu bir kararında; 20 “Ceza yargılamasının amacı, hiçbir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkarılma- sıdır. Bu araştırmada, yani gerçeğe ulaşmada mantık yolunun izlenmesi ge- rekir. Gerçek; akla uygun ve realist, olayın bütünü veya bir parçasını temsil eden kanıtlardan veya kanıtların bütün olarak değerlendirilmesinden ortaya çıkarılmalıdır. Yoksa birtakım varsayımlara dayanılarak sonuca ulaşılması, 19 Kunter/Yenisey/Nuhoğlu, s. 622; Toroslu, s. 163. 20 Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 19/04/1993 tarih ve E. 1993/6-79 K. 1993//108 sayılı kararı, www.uyap.gov.tr , E.T: 12/01/2019.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1