Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı

61 TBB Dergisi 2021 (154) Erdinç AVŞAR CMK’nın 43’üncü maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde; “ Karar yazısında bu yoldan getirilmenin nedenleri gösterilir…” denilmek- tedir. Buna göre, tanığın zorla getirilmesine karar verildiği takdirde, zorla getirme kararının nedenlerinin ilgili kararda gösterilmesi gere- kir. İlgili kararda gösterilmesi gereken bu nedenlerin, zorla getirme kararı verilmesini tercih edilmesinin nedenleri olduğu kanaatindeyiz. Zira, yetkili makamın tanığı zorla getirmek veya çağrı kâğıdı ile ya da çağrı kağıdına alternatif yöntemlerle çağırmak konusunda takdir hakkı bulunmaktadır. Şüpheli veya sanığın tutuklu olması hali, ceza muhakemesindeki en ağır koruma tedbiridir. Söz konusu bu koruma tedbirinin ağırlığı karşısında ve özellikle de tutuklamanın bir tedbir olması göz önünde bulundurulduğunda, muhakeme konusu olayla ilgili olarak tanığın bir an önce dinlenmesinde yarar vardır. İşte, kanun koyucu bu hususu göz önünde bulundurarak şüpheli veya sanığın tutuklu olması halin- de tanık hakkında zorla getirme kararı verilebileceğini öngörmüştür. ad) Tanığın hazır edilmesinin emredilmesi CMK’nın 43’üncü maddesinin üçüncü fıkrasına göre; “Mahkeme, duruşmanın devamı sırasında hemen dinlenilmesi gerekli görülen tanıkların belirteceği gün ve saatte hazır bulundurulmasını görevlilere yazılı olarak em- redebilir.” Bu durum, kovuşturma evresinde duruşma devresi içinde duruşma sırasında gerçekleşebilir. Böyle bir durumda, mahkeme du- ruşma sırasında bir kimsenin tanık olarak dinlenmesi gerektiğini tes- pit edip, bu kişinin tanık olarak beyanının alınmasını gerekli görürse ve tanık olarak beyanının alınmasının gerektiği düşünülen bu kişinin dinlenmesi halinde davanın hüküm verilebilecek bir duruma geleceği kanaatinde olursa, kolluk görevlilerine belirlemiş olduğu bu tanığın duruşmaya getirilmesi konusunda yazılı emir verebilir. 49 Söz konusu olan bu durumda tanığa çağrı kâğıdı tebliğ edilme- miştir. Bu durumda, mahkeme doğrudan tanığın hazır edilmesi konu- sunda yazılı emir vermektedir. Esasen, niteliği itibariyle bu uygulama- nın zorla getirme uygulaması olduğunu da söyleyebiliriz. 49 İsmail Malkoç/Mert Asker Yüksektepe, Ceza Muhakemesi Kanunu, C.1, Malkoç Kitabevi, Ankara, 2008, s. 296.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1