Türkiye Barolar Birliği Dergisi 154.Sayı
73 TBB Dergisi 2021 (154) Erdinç AVŞAR gerekir. Şayet, çocuğun kanuni temsilcisi söz konusu olan muhakeme- de şüpheli ya da sanık ise bu defa tanık olarak dinlenmesi için çocuğun kanuni temsilcisinin rızası gerekmez. Çocuğun tanıklıktan çekinmenin önemini anlayıp anlayamayacağının ise bir uzman tarafından belirlen- mesi gerektiği kanaatindeyiz. CMK’nın 52’nci maddesinin üçüncü fırkası gereği mağdur çocuk- ların tanık olarak beyanları alınırken görüntü ve ses kaydı alınması zorunludur. Zira, mağdur çocukların beyanlarının anlaşılmasında so- runların olması halinde, bu çocukların tekrar dinlemesi psikolojilerini olumsuz yönde etkileyebileceğinden bu kayıtlar sayesinde tekrar din- lemeye de gerek duyulmayabilir. CMK’nın 236’ncı maddesinin ikinci fıkrasında, işlenen suçun etki- siyle psikolojisi bozulmuş çocukların veya mağdurların, bu suça ilişkin soruşturma veya kovuşturmada tanık olarak bir defa dinlenebileceği hükme bağlanmıştır. Bu kişilerin tanık olarak birden fazla kez dinlen- meleri ancak maddî gerçeğin ortaya çıkarılması açısından zorunluluk arz eden hallerde söz konusu olabilir. Yine, anılan maddenin üçüncü fıkrası gereğince de mağdur çocukların veya işlenen suçun etkisiyle psikolojisi bozulmuş olan diğer mağdurların tanık olarak dinlenmesi sırasında psikoloji, psikiyatri, tıp veya eğitim alanında uzman bir kişi bulundurulmalıdır. CMK’nın 53’üncü maddesi gereği tanığa dinlenmeden önce göre- vinin önemi anlatılmalıdır. İşte, çocukların tanık olarak dinlenilmesin- de de tanıklık yaparken bulunması gereken uzman kişilerin çocuğun tanık olarak dinlenilmesinden önce, yapacağı tanıklığa konu olay hak- kında çocukla bir ön görüşme yapması gerekir ve CMK’nın 53’üncü maddesi gereğince tanıklık görevinin önemine ilişkin hususların da bu uzman kişiler tarafından çocuğa anlatılması gerekir. CMK’nın 200’üncü maddesi özellikle mağdur çocukların tanık olarak dinlenilmesinde önemlidir. Mağdur çocukların tanık olarak dinlenilmesinde CMK’nın 200’üncü maddesine dayanılarak sanığın duruşma salonundan çıkartılmasında ve mağdur çocuk tanık olarak dinlenildikten sonra sanık duruşmaya alınarak mağdur çocuğun tuta- nağa bağlanan beyanın okunması yerinde olacaktır. Böylece, mağdur çocuğun etki altında kalmaksızın beyanda bulunması sağlanmış olaca- ğı gibi psikolojik yönden de olumsuz etkilenmesi engellenmiş olacaktır.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1