Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı

117 TBB Dergisi 2021 (155) Doğan ŞENYÜZ / Recep KAPLAN lıklı 3. maddesinin 1 numaralı fıkrasında ifadesini bulan dilekçeyle, 2 numaralı fıkrasının b bendinde “ davanın konu ve sebepleri ile dayandığı deliller ”i belirterek dava açabilecekleri düzenlenmiştir. Gerekçeye ih- barnamede yer verilmemesi nedeniyle vergiyi doğuran somut olgula- rın neler olduğunu, vergi matrahın nasıl bulunduğunu, verginin na- sıl hesaplandığını bilemeyen birinin dava açarken “ dayandığı delilleri ” dava dilekçesinde ileri sürebilmesi mümkün değildir. Dava dilekçesi sonrası idarenin savunmasıyla açıklanabilecek gerekçenin yargılama sürecinin başında davacı tarafından bilinmemesi davanın tarafları ara- sındaki eşitliğin daha başlangıçta davacı aleyhine bozulması sonucu- nu doğurur. Mükellef, sebeplerin açıklanmasını içermeyen, gerekçeden yoksun bir vergi ve/veya ceza ihbarnamesi eline geldiğinde dava açma hak- kını işlemin içeriği hakkında malumatı olmaksızın şeklen kullanabile- cektir. İhbarname ekinde işlemin gerekçesi olmaması nedeniyle dava dilekçesinde sadece davanın konu ve sebebine yer verilebilir. Mükellef gerekçeyi bilmediği için delillere yer verme imkanından mahrum ola- caktır. Bunun anlamı dava dilekçesi aşamasında davacının ileri süre- bileceği delil sunma imkanının kısıtlanmış olduğudur. Çünkü işlemin sebebine yönelik gerekçe bulunmadığından davacı elindeki hangi de- lilin işlemle ilişkili olduğu ve hangi delile dayanması gerektiği nokta- sında sağlıklı bir değerlendirme yapamaz. Dava dilekçesinde davacı isnada karşı somut deliller yerine en fazla tahmin ve varsayım üzerine ilişkili gördüğü delillere dayanmak durumunda kalır. İkmalen veya re’sen tarh edilen vergiler ve cezaya ilişkin kanuna aykırı eyleminin ne olduğunu bilmeyen davacının dava dilekçesinin muhtemel içeriği “ idarenin şu tarihte tebliğ edilen şu nolu işleminin iptali ” talebinden ibaret olacaktır. Şüphesiz, delillendirme hakkının kullanı- mı somut gerekçelere dayanan olguların bilinmesiyle mümkündür. Delillere ise ancak işlem gerekçesinin bilinmesiyle ulaşılabileceğine şüphe yoktur. İdarenin savunma dilekçesi aşamasında gerekçelendirdiği sebebe karşı mükellefin delil ortaya koyabilmesi mümkün olmakla birlikte mükellef bu durumda iptale ilişkin delil ileri sürme imkanını bu sa- vunmaya cevap dilekçesiyle tek ve son defaya mahsus olmak üzere kullanabilecektir. İşlemle birlikte tebliğ edilmediği için gerekçe konu-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1