Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı
132 Temel Haklara İlişkin Anayasal Güvencelerin Vergi Hukukundaki Güvenceleri Daraltıcı ... luk denetimi yapmaktadır. Danıştay’ın görevi ise Anayasa’ya değil kanunlara uygunluk denetimi yapmaktır. Danıştay’ın görev alanı ba- kımından bir idari işlemin Anayasa’ya uygun olması onun kanuna da uygun olduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla Anayasa’ya uygun bir idari işlem kanunlara aykırı ise iptal edilmek durumundadır. Böyle bir durumda Anayasa hükümleri ya da AYM içtihatları idari işlemin kanuna aykırılığından kaynaklanan sakatlıkları meşrulaştırıcı bir araç olarak kullanılamaz. AYM’nin temel haklara ilişkin yorumlarıyla üretilen standartlar kanunlarda öngörülen standartların gerisindeyse Danıştay kanunda- ki standartları bir kenara bırakarak Anayasa’yı ya da AYM içtihat- larını uygulayamaz. Danıştay ancak lafzındaki muğlaklık itibarıyla Anayasa’nın gerisinde bir güvence içerdiği düşünülebilecek hükümle- rin varlığı durumunda Anayasa metnini ya da AYM içtihatlarını muğ- lak hükümlerin Anayasa’ya uygun yorumunu geliştirmek için kulla- nabilir. Muğlaklık olmayan durumlarda da Anayasa hükümleri ya da AYM içtihatları Danıştay içtihatlarına kaynaklık edemez. VİR’in tebliği konusundaki VUK hükümleri tereddüte yer bırak- mayacak ölçüde açıktır. Bu durumda Danıştay’a düşen görev kanuna uygunluk denetimi yapmak suretiyle VİR’in tebliğ edilmediği durum- larda işlemi iptal etmektir. VUK’a açıkça aykırı olan işlemlerin yar- gılama sürecindeki birtakım gelişmelerle birlikte değerlendirildiğinde Anayasa’ya uygun hale geldiği şeklindeki yorumlar o işlemin VUK’a aykırı olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz. Kanuna aykırılık Anayasal denetimde belirleyici olmasa da idari yargı denetiminde belirleyicidir. Çünkü idari işlemler kanuna aykırı olamaz. Normlar hiyerarşisi bağ- lamında kanuna aykırı olan bir işlemin kanunlar üstündeki bir norma yani Anayasa’ya aykırı olup olmadığı konusundaki bir değerlendirme idari yargı makamları bakımından mümkün değildir. Kanuna aykırı olan bir işlemin Anayasa’ya uygun olması o işlemin iptal edilmeme- si için bir gerekçe oluşturamaz. Kanun’un kendisi Anayasa’ya aykırı olsa dahi durum böyleyken bu şekilde bir aykırılık hususunun akla gelmediği durumlarda Anayasal hükümleri ya da AYM içtihatlarını iptal taleplerinin reddine dayanak olarak sunmak kabul edilebilir bir durum değildir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1