Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı
187 TBB Dergisi 2021 (155) Fatih ŞAHİN Güveni kötüye kullanma suçunun teşebbüse elverişli olup olma- dığı konusunda doktrinde görüş birliği mevcut değildir. Suçun teşeb- büse elverişli olup olmadığını tespit etmek için, tamamlanma anına bakmak gerekir. Eğer suçun hareketleri bölünebiliyorsa, suç neticeli bir suçsa teşebbüse elverişli olacaktır. Ancak ani hareketli suçlar teşeb- büse elverişli değildir. Güveni kötüye kullanma suçu zilyetliğin devri amacına aykırı olarak tasarrufta bulunma veya devir olgusunu inkâr etme ile birlikte tamamlanır. Doktrinde bir görüşe göre suç ani hareketli suç olduğundan te- şebbüse elverişli değildir. 87 Bir başka görüşe göre ise, zilyetliğin devir olgusunu inkâr etme halinde suç teşebbüse elverişli değildir, ancak zil- yetliğin devri amacına aykırı olarak tasarrufta bulunma fiili yönünden hareketin bölünebildiği hallerde suça teşebbüs mümkündür. 88 Bir diğer görüş ise suçun her iki seçimlik hareketine de teşebbüs mümkündür. 89 Güveni kötüye kullanma suçunun seçimlik hareketleri zilyetliğin devri amacına aykırı olarak tasarrufta bulunma veya bu devir olgusu- nu inkâr etmedir. Zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunma halinde eğer hareketler bölünebiliyorsa teşebbüs hükümleri gündeme gelebilecektir. Ancak devir olgusunu inkâr etme halinde suç ani hare- ketli ve hareketlerin bölünme ihtimali olmadığından teşebbüse elve- rişli olmadığını düşünüyoruz. Artuç’un verdiği örnekte fail tamir için bıraktığı telefonu almaya gelen mağdura telefonu kendisine vermedi- ğini söylediğinde suç tamamlanmış olacaktır. Mağdurun veya arka- daşlarının telefonu görmesi ve alması sonucu değiştirmeyecektir. Zira inkâr olgusu ile suç tamamlanmıştır. 87 Meran; “Suça teşebbüs olanaklı değildir. Çünkü güveni kötüye kullanma suçu ani suç niteliği taşır… Zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunulduğu veya bu devir olgusunun inkâr edildiği anda suç tamamlanır” s. 197; Koca/Üzülmez, s.637. 88 Meraklı, s.1698; Malkoç, s.1366. 89 Artuç, “Zilyetliğin devir inkâr edilmesi halinde inkâr etmekle suç tamamlanaca- ğından teşebbüs pek mümkün görünmemektedir. Ancak, örneğin fail tamir için bıraktığı telefonu almaya gelen mağdura telefonu kendisine vermediğini inkâr amacıyla söyleyip, mağdurun ve yanındaki arkadaşın telefonu görmesi üzerine almaları durumunda teşebbüs hükümleri uygulanabilecektir… devir amacı dışın- da tasarruf hali ise teşebbüse elverişli gözükmektedir” demektedir. s. 310.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1