Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı

280 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda Taşınmaz, Hak ve Alacaklara Elkonulması ... birliği içinde olmadığı, böylelikle buna ilişkin bir hükmün, CMK m. 137/3’de düzenlendiği gibi, burada mevcut olmadığı görünmektedir. Her ne kadar böyle bir hüküm mevcut olmasa bile, koruma tedbir- lerinin yapısı gereği, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğinde, tedbir, kendiliğinden sona erecektir. V. Taşınmaz Hak ve Alacaklara Elkonulması Koruma Tedbiri Kararının Verilebilmesi İçin Gereken Koşullar a. Soruşturma veya Kovuşturma Konusu Suçun İşlendiği Konusunda Somut Delillere Dayanan Kuvvetli Suç Şüphesi Madde metnine 6526 sK ile birlikte “somut delillere dayanan” ifa- desi getirilmiştir. Böyle olunca, bir görüşe göre, tedbir kararı verilir- ken kuvvetli şüphe sebebini oluşturan delillerin “somut olarak gös- terilmesi” yükümlülüğünün getirildiği ifade edilmekteyse de; şüphe zaten delillere göre belirlenmesi gereken bir kavram olduğundan, so- mut delillere dayanmayan şüphenin varlığından haliyle söz edilmesi mümkün görünmemektedir. Bunun yanında “somut delil” ifadesi de doktrinde eleştirilmekte, genel ve diğer elkoyma tedbirlerinin “soyut delillere 86 mi dayandığı” sorusu sorulmaktadır. 87 Kanun koyucu bu noktada sadece somut delillere dayanan kuv- vetli suç şüphesini tek başına aramamaktadır. Ortada hem soruştur- ma veya kovuşturma konusu suçun işlendiği yönünde kuvvetli şüphe sebebi olmalı hem de taşınmaz hak veya alacağın bu suçlardan elde edildiğine dair kuvvetli şüphe sebebi bulunmalıdır. 88 Şüphe, delillere dayanır 89 , delil, bir sonucu kanıtlamak için ileri sürülen bir sebep ya da argüman olmakla birlikte, muhakeme huku- kunda bir davada ileri sürülen tezi kanıtlamak amacıyla hukuk düzeni 86 Her ne kadar, tekrardan değiştirilmiş olsa da “somut delil” kriteri ifadesi 6526 sK gerekçesinde şöyle ifade edilmektedir: “teklifte yapılan önemli bir düzenleme de gözaltı, tutuklama, arama ve elkoyma gibi koruma tedbirlerine başvurulabilme- si açısından ‘somut delil’ kriterinin getirilmiş olmasıdır. Bu şekilde bu koruma tedbirlerine soyut birtakım şüpheler nedeniyle başvurularak, kişi hürriyeti ve gü- venliği ile mülkiyet hakkının zedelenmesinin önüne geçilecektir.” (http://www2. tbmm.gov.tr/d24/2/2-1981.pdf) 87 Soyaslan, s. 300. 88 Yenisey/Nuhoğlu, s. 414. 89 Cumhur Şahin, Ceza Muhakemesi Hukuku –I-, s. 288.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1