Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı
283 TBB Dergisi 2021 (155) Selahattin Samet BİLGE hapis cezasını gerektiren suçlar, “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu” nun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar da kata- log kapsamında sayılmıştır. Bir diğer dikkat çekici nokta ise suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçunun 21/02/2014 tarih ve 6526 sayılı Kanun’la katalogdan çıkarıl- masının ardından 24/11/2016 tarih ve 6763 sayılı Kanun’la kataloğa yeniden getirilmesi 100 fakat bu sefer TCK m. 220/3’le sınırlandırılmış olmasıdır. Böyle olunca, suç işlemek için kurulan örgütün silahlı olma- sı halinde bu koruma tedbirine hükmedilebilecekken, örgütün silahlı olmaması halinde bu tedbire hükmedilemeyecektir. Ancak dikkat edil- mesi gereken nokta TCK m. 220’den farklılık arz eden TCK m. 314’ün her zaman katalog kapsamında kalmış olmasıdır. Kanun koyucu, TCK m. 220/3’ü, “silah” unsurundan ötürü daha vahim görmektedir. 6526 sayılı Kanun değişikliği gerekçesinde “TCK 220’nci maddesinde düzen- lene suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçunun maddenin ikinci fıkrasın- da düzenlenen katalogdan çıkarılması suretiyle, bazı soruşturmalarda sırf bu tedbirin uygulanabilmesi için soruşturmanın suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu kapsamında başlatılması ve yürütülmesi uygulamasının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır” denmektedir. Ancak daha sonraki kanun değişikliği gerekçesinde ise bu hususa hiç yer verilmediği görülmek- tedir. Buradaki problem TCK m. 220/1’e göre yürütülen soruşturma- larda/kovuşturmalarda buna dayanılarak verilen elkoyma kararları- nın akıbeti tartışmasıdır. Artık katalogdan çıkarıldığı için bu koruma tedbiri bakımından bir karar verilemeyen bu durumda, daha önce ve- rilen kararların delil değerini ve durumunu tartışmak gerekmektedir. Aynı değişiklik CMK m. 135 bakımından da gerçekleştirilmiş ve konu Yargıtay’ın önüne gitmiştir. Yargıtay CGK’nın, 6526 sayılı Kanun de- ğişikliğinden sonra “TCK m. 220’nin hüküm verildikten sonra katalog dışına çıkarılması ve bunun karşısında artık bu tedbire başvurmanın imkânsız hale gelmiş olması” gözetildiğinde, eski hüküm zamanında verilen bu delillerin, norm yürürlüğe girdikten sonra temyiz inceleme- si aşamasında kullanılmasının mümkün olmadığından bahisle bozma kararı verdiği görülmüştür. 101 100 Yenisey/Nuhoğlu, s. 414. 101 Yargıtay Ceza Genel Kurulu E. 2013/468, K. 2014/268 “Hükümden sonra 06.03.2014 tarih ve 28933 sayılı mükerrer Resmî Gazete’de yayımlanan 6526 sayılı Kanun’la CMK’nın 135. maddesinin 6. fıkrasının 8. bendi tümüyle yürürlükten
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1