Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı

304 Birey-İdare İlişkisi Bağlamında İyi İdare Hakkı ve Türk Pozitif Hukukundaki Görünümü B. Kanuni Düzenlemeler Bakımından İyi İdare Hakkı İyi idare hakkı, Türk pozitif hukukunda gerek kanun gerekse di- ğer mevzuat bakımından tedvin edilmiş olarak bulabilmek mümkün değildir. Bu sebeple kanuni düzeyde iyi yönetim hakkı, yasama organı tarafından çıkarılan çeşitli kanuni düzenlemeler incelenmek suretiyle ortaya konabilir. 1. İdari Yargılama Usulü Kanunu İdare ile bireyler arasındaki ilişkilerin niteliğini ve bireylerin idare karşısında sahip oldukları iyi yönetim hakkı unsurlarını düzenleyen bir İdari Usul Yasası’nın yokluğu karşısında, idarenin işlem ve eylem- lerine karşı yargısal başvuru yolunu ve bu başvuru sonucunda ortaya çıkan yargılama usullerini belirleyen kanuni düzenleme İdari Yargıla- ma Usulü Kanunu’dur. 23 Bu kanun, doğrudan iyi idare hakkına ve iyi idare ilkelerine ilişkin bir düzenleme ihtiva etmemekle birlikte, idarenin işlem ve eylemlerine karşı yargısal yola başvuru usullerini göstermesi bakımından önemli bir kanuni düzenlemedir. Başka bir anlatımla, idarenin tüm işlem ve eylemlerine karşı yargı yoluna başvurulabileceğine ilişkin Anayasa hükmünü (m. 125), kanuni düzeyde somutlaştıran kanuni düzenleme İdari Yargılama Usulü Kanunu’dur. 2. Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun, 24 Türk vatanda- şı veya Türkiye’de ikamet eden yabancı bireylerin, kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikâyetleri hakkında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ve yetkili makamlara yazı ile başvurma haklarının kullanıl- ma biçimini belirleyen bir düzenlemedir. İyi idare hakkı bağlamında, Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun’da düzenlenen kurallar; bireylerin, kamu kurum ve kuruluşla- rının faaliyetlerine ilişkin konularda idareye başvuru hakkına ilişkin- dir. 23 RG, 20.01.1982, S. 17580. 24 RG, 10.11.1984, S. 18571.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1