Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı
67 TBB Dergisi 2021 (155) Ömer KESKİNSOY / Semih Batur KAYA Anayasaya göre, yasama yetkisi devredilemez. Geçmişte Anaya- sada Kanun Hükmünde Kararnameler için aranan “yetki kanunu” şartı da aranmamaktadır. Seçilen bir kişi bu yetkisini doğrudan Anayasadan almaktadır. Seçilen bir kişinin çıkardığı kararname- ler aleyhine Anayasa Mahkemesi’ne başvurulabilmektedir; bu da kararnameye yasa gücünde bir nitelik kazandırmaktadır. k. Seçilen “bir kişi”, yasalara aykırı olmamak kaydıyla yönetmelik çıkarabilmektedir. l. Seçilen “bir kişi” yargılanabilmektedir. Ancak bir suç işlediği iddi- asıyla 600 vekilin salt çoğunluğunun önerisi ve beşte üç ile kabul gerekmektedir. Dolayısıyla parlamentoda çoğunluğa sahip olan parti istemediği sürece, soruşturma dahi açılmayacaktır. Seçilen bir kişi, görev süresi bittikten sonra da, ancak TBMM aynı çoğun- lukla karar verirse yargılanabilmektedir. Yani, meclisin nitelikli çoğunluğu istemezse hiçbir zaman bu bir kişi adi suçları dahil yar- gılanamayacaktır. m. Yardımcılar ve bakanlar bu “bir kişi”ye karşı sorumlu olmaktadır. Bir suç işledikleri ileri sürülürse, Yüce Divana sevk edilmeleri için yine üçte iki oy gerekmektedir. Görevleri bittikten sonra yargılan- maları için de aynı oran aranmaktadır. n. TBMM, geçmişte olduğu gibi basit çoğunlukla erken seçim kararı alamayacaktır. Ancak beşte üç ile bu kararı verebilmektedir. Seçim kararı verildiğinde devlet başkanı seçimi de birlikte yapılmaktadır. Seçilen “bir kişi”, TBMM seçimlerinin yenilenmesine, kendi seçi- mini de yenilemek kaydıyla karar verebilmektedir. Yani TBMM’yi feshedebilmektedir. 52 Tabii yine iki seçim birlikte yapılmaktadır. 52 Başkanlık sisteminde başkanın yasamayı feshi rastlanılacak bir durum değildir. Örneğin prototip ülke olan ABD’de başkanın meclisi fesih yetkisi bulunmamak- tadır. Gerçi Ekvator’da (madde 148) Başkan “kendi kararına göre Anayasa kapsa- mında kendisine ait olmayan görevleri üstlendiğini veya haklı bir gerekçe olmak- sızın Milli Kalkınma Planının uygulanmasını defalarca engellediğini düşünürse veyahut da ciddi bir siyasi bir krizden ve yurtiçindeki huzursuzluklardan sebep Anayasa Mahkemesi’nin de bu lehte hüküm vermesi halinde Millet Meclisini fes- hedebilir”. Ancak buradaki geniş kapsamlı yetki, Başkana fesih tehditliyle yasa- mayı kendi istediği gibi gerçekleştirme gücü vermektedir. Esasında gerek Cum- hurbaşkanlığı gerek Meclis için eş zamanlı olarak öngörülen seçimler, Cumhur- başkanıyla Meclisin birbirlerinin inisiyatifinin önünü tıkadığı açmazları çözümle- mek bakımından etkili bir yöntem olduğu söylenebilir. (Bakınız J. Linz, Political
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1