Türkiye Barolar Birliği Dergisi 155.Sayı
68 2017 Anayasa Değişikliğinin Demokratik Nitelik Sorunu o. Seçilen bir kişi, gerekli koşullar oluştuğunda olağanüstü hal ilan edebilmektedir. OHAL esnasında, bu bir kişi, OHAL Kararnamesi çıkarabilmektedir. Bu kararnameler yasa hükmünde kabul edil- mektedir. ö. Seçilen bir kişi, üye sayısı 15’e düşen Anayasa Mahkemesi’nin tüm üyelerini bir biçimde kendisi belirlemektedir. 53 Üçünü TBMM seçmektedir, üçünü YÖK’ün önerdiği adaylar arasından bu bir kişi saptamaktadır. Bu bir kişi, dört üyeyi bazı kategoriler için- den doğrudan kendisi belirlemektedir. Kalan beş üye, Yargıtay ve and Social Consequences of the Choice Between a Presidential and a Parliamen- tary System, in Constitution Making as an Instrument of Democratic Transition, Science and Technique of Democracy no. 3, http://www.venice.coe.int/web- forms/documents/default.aspx?pdffile=CDL-STD(1992)003-e erişim 04.04.2020 ) Ancak mevcut Anayasa itibari ile Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile Meclis seçimleri daima eş zamanlı olarak yapılmaktadır. Bu da; her ne kadar Türkiye’deki sistem savunucuları ikinci turda Cumhurbaşkanı olarak seçilen adayın, meclisteki kol- tuk çoğunluğunu kazanan partinin üyesi olmama ihtimali olduğunu vurgulasa da meclis seçimlerinin çok daha kişisel ve ülke çapında olan Cumhurbaşkanlığı kampanyası kapsamına “çekilmesinden” sebep meclisin, Cumhurbaşkanıyla aynı siyasi partiyi temsil edecek olması ihtimalini de beraberinde getirmektedir. (Bkz. Venedik Komisyonu, “2017 Anayasa Değişikliğine İlişkin Görüşü”, Venedik, 10- 11 Mart 2017). Meclisin seçimlerin yenilenmesine karar vermesi için üye tam sa- yısının beşte üç çoğunluğu gerekir. Cumhurbaşkanının Meclis üzerindeki etkisi, atama yetkileri de düşünüldüğünde, uygulamada Meclisin Cumhurbaşkanına engel teşkil etmeyeceği anlamı ortaya çıkmaktadır. Bilakis, bu koşullar altında Cumhurbaşkanının ikinci görev süresi devam ederken TBMM’nin, Cumhurbaş- kanının aday olması beklenen seçimleri provoke ederek kendini feshetme yetkisi, Cumhurbaşkanının üçüncü defa göreve gelebilmesinin önünü açacaktır. 53 Venedik Komisyonu’nun Anayasa Mahkemesi’ne ilişkin bu doğrultudaki görüşü şöyledir: “HSK üyelerinin atanma usulüyle ilgili değişiklikler, Anayasa Mahke- mesinde geniş yankı bulacaktır. Yargıtay ve Danıştay üyelerinin seçilmesinden HSK mesuldür. Her iki mahkemenin de atamaları yapan Cumhurbaşkanına her bir pozisyon için üç aday göndermek suretiyle Anayasa Mahkemesinin iki üye- sini seçme hakkı vardır. Bu suretle, Yürütmenin Anayasa Mahkemesi üzerindeki nüfuzu artmaktadır. Aksine Anayasa Mahkemesi, Bakanlar Kuruluna kanun hük- münde kararname çıkarma yetkisi veren kanunları şu anda olduğu gibi denetle- me olasılığını yitirecektir. Söz konusu değişiklikler kapsamında Cumhurbaşka- nının herhangi bir kanunun kendisine yetki vermesine ihtiyacı olmayacaktır. Bu değişiklikler, Cumhurbaşkanlığının yasama faaliyetlerinin sınırlarını, kanunların kanun hükmünde kararnamelerin resmi olarak üzerinde olmasıyla tanımlasa da Anayasa Mahkemesine, bu bağlamda ortaya çıkması kaçınılmaz olan ihtilaflar konusunda sarih bir karar verme yetkisi verilmemiştir. Dolayısıyla söz konusu değişikliklerin Anayasa Mahkemesi üzerindeki etkisi, Askeri Yüksek İdare Mah- kemesi ve Askeri Yargıtay’ın kaldırılmasını müteakiben Anayasa Mahkemesinin on yedi yerine on beş üyeden kurulması hakkında 146’ıncı maddede yapılan de- ğişikliğin resmi sınırları dışına çıkacaktır.” Bkz. Venedik Komisyonu, “2017 Ana- yasa Değişikliğine İlişkin Görüşü”, Venedik, 10-11 Mart 2017, parag. 121-123.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1