Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı

93 TBB Dergisi 2021 (156) Mahmut Fevzi ÖZLÜER edilen politik sözleşme düzenin dışına hayvansı olarak ötelenmesiyle mümkün kılınmıştır. Pek tabi emekçi sınıfların yurttaşlık hakları için yaptıkları müca- dele, siyasal alana girmeye yönelik girişimlerinin dolayımı ile sermaye sınıfının emekçileri hayvansı bir kategoriye sokarak, varlığını örgüt- lemesi zorunluluğu, kapitalist toplumsallığın olduğu kadar canlılığın kapitalist tarzda inşasının zeminini oluşturur. Bu nedenle Duguit’in belirttiği gibi 16 devletin varlığını biçimsel olarak meşrulaştıran ve yasa yapma gücünün emekçilerin elinden çekilip alınmasına yol açan bir form olarak özel mülkiyet düzeni tam da hem yabancılaşmanın mad- di özünü oluşturur hem de onun içerip aşılması gereğini. Emekçilerle siyasal alana dair kurulan, egemenliğin devri için kurulmuş bir söz- leşme yoktur. Bu hukuki varoluş alanı, hukuki yokluk hali, onları ka- pitalist için hayvansı kılınmasını mümkün hale getirirken, emekçiler açısından da direnişin olanağıdır. Egemenlik dolayımıyla kurulan yurttaşlığı temsil eden burjuva bireyi ile hayvansı kılınan emekçiler arasında oluşan bu metabolik yarığın; 17 Duguit’in haklı olarak eleştirdiği bireysel haklarla kapatıla- cağı 18 varsayılsa da aslında bu emekçilerle sermayedarlar arasındaki bu tarihsel yarık; devletin sınır kurma imkanını yeniden üretir. Dev- letin, emek gücünü, yurttaşlığın dışına itekleme imkanıyla; doğa ve toplum arasında sınırları belirsiz bir alanda emekçileri yeniden üretme gücü, siyasal alanı yeniden tanımlama ve üretme kudretini egemene 16 Leon Duguit, Hak Kavramı Üzerine Üç Konferans, Çeviren: Edip Serdengeçti, Pinhan Yayıncılık, 2019. 17 Metabolik yarık kavramı, insanın tarihsel kuruluşunun hem toplumsal hem de biyolojik yönünü birey temeline indirgeyen hukuki formun; özel bir yabancı- laşma biçimi icat ederek türün birey formunda sermaye sınıfı tarafından temsili karşısında, emekçilerinse bir hayvansı olarak kodlanmasını mümkün hale getiren mekânsal ve zamansal ilişkiler bütünü olarak bu çalışmada kullanılmıştır. Ayrıca, bu kavramın Marx tarafından kullanımı üzerine bir tartışma için bakınız, John Bellamy Foster, Marx’ın Ekolojisi, Materyalizm ve Doğa, Çeviren: Ercüment Öz- kaya, Epos Yayınları, 2001. 18 Duguit, kadirimutlak kamu gücünün millette somutlaşarak kullanılması duru- munda gücün sınırsızlığına ve fakat insanın bu güç karşısında çaresizliğine dik- kat çekmektedir. Duguit’ye göre “Devlet, gerçekten de Hobbes’un açıkladığı gibi Leviathan’dır. Her şeyi yutmakta, her şeyi eşitlemekte ve her şeye tahakküm et- mektedir, yanında bağımsız bir başka varlık kabul etmemektedir. Ve eşitlik ihti- yacından faydalanarak altında silahsız ve zayıf bireyler olmasını istemektedir.” Leon Duguit, age, s.39.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1