Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı

113 TBB Dergisi 2021 (156) Mahmut Fevzi ÖZLÜER arasında gücünü korudu. ” 81 Romalı mülk sahiplerinin, görenek huku- kuyla ortak şeyler statüsüne kavuşan varlıkları, bireysel mamelekleri haline getirmeye yönelik çabaları; hukukçuların bu ortak şeyleri, her- kese ait olan şeyler olarak değil, hiç kimseye ait olmayan şeyler olarak statülendirmesiyle de onay almıştı. Ortak şeylerin bu biçimsel dönü- şümü, tam da sınıfsal çelişkilerle şekillenmiştir. Ortak şeyler, herkese ait şeyler olmaktan çıkartılmış; hiç kimseye ait olmayan şeyler haline getirilmişti. Bu bağlamda da hakların çitlenmesi etkisini, topluluğun kurucu pratiklerinin dağıtılmasında olduğu gibi bu kurucu pratikle- rin kurumsal ifadesinin dağıtılmasında da göstermiştir. Hakların bir toplumsal praksisten hukuka sıçramasını mümkün kılan yer ve zama- nı çerçeveleyen siyasal kurumsallık da paramparça edilmiş ve müşte- rekler sahipsiz bırakılmıştır. Böylece, “ Merkezi otorite ve iktidarın doğal kaynaklara uygulanması (bu otorite kamusal olsun özel olsun) kaynakların bölünmez ortak zenginlikten ayrılması anlamına geliyordu. Daha önceleri bu ortak zenginlik, en azından kurumsal olarak, ona erişimi koruması mümkün olan görenekler ve halk hukukuyla yönetiliyordu. Şimdiyse, esasen korunan şey birinin diğerlerini böyle bir erişimin dışında tutma gücüydü. ” 82 Magna Carta ve 1217 tarihli Orman Yasası da tam bu sınıfsal çatışmaların so- nucu olarak doğmuştu. Orman Yasası ile halkın müştereklerden yarar- lanma hakkının güvence altına alınmasına yönelik düzenlemeleri ilga eden bir yasal düzenlemeler sistemine geçiş, “ modern devletin kendini egemen olarak tesis edebilmesi için gerekli türde bir iktidarın ve ekonomik yoğunlaşmanın, yabancı yerlerde yeni keşfedilmiş topraklara ulaşabilme ye- tisine sahip bir iktidarın elde edilmesi için, dönemin ruhuyla uyumlu hukuki düzenlemelerin yapılmasıyla ” 83 birlikte mümkün olmuştur. Thompson’a göre, “ Eski komünal düzen çitlemeden çok önce yasa ve para tarafından yenip bitirilmişti: 18. Yüzyıl çitlemesi bu sürecin zirvesini değil sonucunu kayıtlara geçirmişti.” 84 Bu hukuki dönüşüm, kamuya ait varlıkların özel kesimlerce çitlenmesini, bir yandan hükümdarın özel mülke el uzatmamasını güvence altına alacak hukukun üstünlüğü pren- sibi ni bir ilke olarak ortaya çıkartıp, müşterekleri onlara ait kurumsallı- ğın hukukun koruduğu çıkarlar alanından çıkartırken diğer yandan da 81 Frıtjof Capra, Ugo Mattei, age, s.71 vd. 82 Age, s.72 vd. 83 Age. 84 E.P. Thompson, Avam ve Görenek, s. 289.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1