Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı
118 Ekolojik Krizin Yeniden Üretiminde Hukuk Hak, yasa koyucunun iradesiyle somutlaşmış hukuk olarak ifade edildiğinde, “ haklar ancak iktidarların doğaüstü iradelerinden kaynaklan- dıkları müddetçe var olabilirdi .” 94 Bu hakkın nasıl sınırlandırılacağı ve sınırlandırılmayacağı konusundaki irade de yaşayan toplumların ira- desinden alınır ve egemenin iradesine verilir. “ Bu teokratik otoritelerle mücadele edebilmek için son beş yüz yılın metafiziği de sadece olumsuz yönde etkisi olan yapay bir insan hakları düşüncesi meydana getirebildi .” 95 Roma hukuku döneminden itibaren, iktidarın bireylere karşı güç kullanabil- mesinden iki büyük mutlak hak kuramsallaştırılmıştır. Bunlar, Kamu gücü ve mülkiyet hakkıdır. 96 Hak kavramsallaştırmasının bu bağlam- da, sınıflar arasında uzlaşmaz bir çelişkinin zemininde doğmuş, ge- lişmiş olduğunu kabul edebiliriz. Temsile dayalı egemenlik ilişkileri içinde, modern devlet ise hakkı, doğal olduğu kadar yasal bir zeminde tanımlama ve zamansal bağlamından olduğu kadar, çatışmalarla dolu tarihsel bağından da azade kılarak çitlemeye girişmiştir. Hak kavra- mının insanın kendisini toplumsal olarak gerçekleştirme ve yapabilir kılma praksisi olarak açığa çıktığı tarihsel süreçte 97 , kavramın belli bir zamansallığa tabi olduğu kadar, aynı zamanda kamu gücü ve özel mülkiyet dolayımında hukuki biçimini kazanmasının maddiliğini de ortaya koymak gerekir. 3.1. Kamu Gücü ve Özel Mülkiyet Temelinde Hakların Çitlenmesi Toplumsal emeğin siyasal inşası sürecinde, toplumun kendini yö- netme erkini, egemenlik veya kamu gücü hakkı formunda, devleti yö- neten sınıflara devriyle; toplumun kendini geliştirmek için gerekli olan yaşam araçları üzerindeki hakimiyetini, özel mülkiyet hakkı formun- da belli sınıflara devretmesi, hakların çitlenmesinin tarihsel arka planı Temelleri, Liberte Yayınları, İstanbul, 2011, s.150 vd, Uslu’nun haklı bir biçimde işaret ettiği gibi, Locke bağlamında eğer tek bir doğal haktan söz etmek gerekirse bu her insanın kendisi üzerinde sahip olduğu mülkiyet hakkıdır. 94 Leon Duguit, age, s.27. 95 Leon Duguit, age, s.27. 96 Age, s.29. 97 Bu bağlamda, Mehmet Tabak’ın Organik Bütünün Oluşumunda andığı, yasal hakkın temeli olan meta mübadelesine tekabül eden yasayı ihlal etmeden, işçiyi soymasına yönelik hukuk düzeninin, bir yabancılaşma biçimi olarak, özel mülki- yet temelinde biçimlendiği vurgusunu da hatırda tutmak gerekir. Mehmet Tabak, Organik Bütünün Oluşumu, Marx’ın Felsefesinde İnsan Doğasının Diyalektiği, Çeviren: Gökhan Demir, Habitus Yayıncılık, İstanbul, 2020, s. 183.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1