Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı

195 TBB Dergisi 2021 (156) Kumru KILIÇOĞLU YILMAZ Temsil olunan “yetki belgesini” geri almaz, yetkisi geri alınmış olan temsilci, iyiniyetli üçüncü kişilerle hukuksal işlemler yaparsa, temsil olunan bu hukuksal işlemle bağlı olmayacaktır. Ancak “yetki belgesini geri almadığı” için, bağlı olmadığı hukuksal işlem nedeniyle zarar gö- ren üçüncü kişinin bu zararını tazmin etmek zorunda kalacaktır. Üçüncü kişinin buradaki iyiniyeti, temsil yetkisinin geri alındığını bilmemesi veya bilebilecek durumda olmamasına ilişkin iyiniyettir. TBK md.44 “yetki belgesinin geri alınmamasına” tazminat sorum- luluğu öngördüğü için, temsil olunanın “yetki belgesini geri alması” bir yüküm değil yükümlülük niteliği taşır. Temsil olunanın, temsilciden “yetki belgesini geri almasının” ba- zen güçlükler doğuracağını düşünen kanun koyucu, TBK md.44 f.I’de “hakimin belirleyeceği yere bırakmakla” hükmüyle, temsil olunanın “yetki belgesinin geri alınması” için mahkemeye başvurabilme yetki- sine yer vermiştir. Temsil olunan bu yükümlülükleri yerine getirmediği takdirde, yetkisi geri alınan temsilcinin kendisiyle hukuksal işlem yaptığı üçün- cü kişinin, bu hukuksal işleminin geçersiz olması nedeniyle uğradığı zararları tazmin edecektir. 4.3.2 GERİ ALMANIN BİLDİRİLMEDİĞİ ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN İYİNİYETİNİN TAZMİNAT SORUMLULUĞUNA ETKİSİ TBK, iki halde geri almadan habersiz olan üçüncü kişilerin iyini- yetine, bu yüzden doğan zararlarının tazmin edilmesini talep hakkına yer vermiştir. TBK md.44 f.I, temsilciye yetki belgesi verilmişse, temsil yetkisi sona erdiğinde temsilcinin bunu temsil olunana geri vermesi gerektiğini veya hakimin belirleyeceği yere bırakmasını öngörmüştür. Aynı maddenin II. fıkrasına göre, “Temsil olunan veya halefleri, temsilci- nin belgeyi geri vermesi için gerekeni yapmazlarsa, bundan dolayı iyiniyetli üçüncü kişilerin zararını gidermekle yükümlüdürler.” Bu hüküm temsil yetkisinin geri alınmak suretiyle sona ermesini da kapsamaktadır. Maddenin II. fıkrası geri almadan haberdar olma- yan iyiniyetli üçüncü kişiler için, temsil yetkisi son bulan temsilcinin yaptığı hukuksal işleme bağlayıcı olma sonucunu bağlamamış, tam aksine bu yüzden doğan zararlarını talep edebilme yetkisini tanımıştır.