Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı
202 Temsil Yetkisinin Geri Alınması maddi olay söz konusu olduğundan geri alma iradesi her türlü delille kanıtlanabilmelidir. Bazı yazarlar 45 , “Temsil yetkisinin verilmesi geçerlilik şekline tabi olsa da geri almanın geçerliliği şekline bağlı olmadığı; ancak yetkinin geri alınmasının ispatında ise yetkinin verilmesinde izlenen usule baş- vurulması yerinde olur; geri alma da aynı şekle uyularak yapılmaya gayret olunmalıdır” düşüncesindedirler. Kanımca soyut temsil yetkisi tek taraflı bir irade açıklaması oldu- ğundan yazılı şekilde verilmiş olsa bile (noterde yetki belgesi çıkar- tılması gibi), buna ilişkin yazılı şekil, bir geçerlilik şekli değil, ispat şeklidir. Bir başka ifadeyle, temsil olunan temsilciye temsil yetkisini uyuşmazlık doğduğunda ispat kolaylığı nedeniyle yazılı şekilde ver- miş olabilir. Bu durumda bile bunu geri alma iradesi, temsil yetkisi verme iradesinden bağımsız bir irade açıklaması olduğundan, örtülü olarak geri almanın aynı şekilde gerçekleşmesi gerekmez. Bunun dışında yukarıda sözü edilen düşünce taraftarlarının “yet- kinin geri alınmasında ispat yönünden verilmesinde izlenen usule başvurulması yerine olur” ifadesi bir tavsiye niteliğindedir. Bu tavsi- yeye uyulmadan örtülü temsil yetkisinin geri alınması her türlü delille kanıtlanabilir. Taraflar arasında temsil yetkisini içeren bir sözleşme ilişkisi varsa; yani sözleşmeye dayanan temsil yetkisinin geri alınmasında, aşağıda- ki ayrımları yapmak gerekir. Sözleşme kanun ya da taraf iradeleriyle yazılı geçerlilik koşuluna tabi tutulmuş olsa bile yukarıda ifade etmiş olduğumuz gibi kural ola- rak bunun yapılmasına ilişkin temsil yetkisinin verilmesi herhangi bir şekle tabi değildir. Ancak taraflar sözleşme ile bunun aksini kararlaştı- rabilecekleri gibi kanunda da buna ilişkin istisnalara yer verilmiş olabi- lir. Örneğin; TBK md.583 f.I kefaleti geçerlilik şekline tabi tutmuş olup, f.II’de “Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır….”düzenlemesine yer vermiştir. Maddede bir kimsenin kendi adına kefalet sözleşmesi yapması için başkasına özel yetki vermesi de aynen kefaletin şekline tabi tutulmuştur. 45 Zaech-Künzle, Art. 34, Nr.51.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1