Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı
212 Temsil Yetkisinin Geri Alınması Maddede açıkça, geri almanın vekil tarafından öğrenilmesi ön- görülmüş, öğrenme anına kadar geri almanın etkili olmadığı, vekilin yaptığı hukuksal işlemlerin vekalet vereni bağladığı kabul edilmiştir. Öte yandan TBK md.42 f.III’te temsil olunanın temsil yetkisini üçüncü kişilere bildirmişse, geri aldığını da onlara bildirmediği takdir- de, bunu iyiniyetli üçüncü kişiye karşı ileri süremeyeceğini öngörmüş- tür. Bu hükümle, geri almadan habersiz olan iyiniyetli üçüncü kişiler korunmuştur. Bunun sonucu olarak, temsil yetkisini geri alan temsil olunanın, üçüncü kişinin de geri almadan haberdar olduğunu kanıtla- ması gerekecektir. Bunu kanıtlayamadığı takdirde, bu madde hükmü gereğince yapılan hukuksal işlemle bağlı olacaktır. Bu görüşümüz TBK md.45 ve 47 hükümlerinde de teyit edilmekte- dir. TBK md.45 hükmüne göre “ Temsilci, yetkisinin sona ermiş olduğunu bilmediği sürece, temsil olunan veya halefleri temsilcinin yapmış olduğu hu- kuki işlemlerin sonuçlarıyla bağlıdırlar.” Maddede açık bir biçimde, tem- silcinin geri almayı bilmesinden söz edilmiştir. Buna göre, geri alma temsil olunan tarafından açıklanmış, temsilciye ulaşmış fakat onun tarafından öğrenilmemişse, etkili olmayacaktır. Bunun sonucu olarak, geri alma temsilcinin hakimiyet alanına ulaşmış örneğin posta kutusu- na atılmış, fakat temsilci o sırada temsil olunana ait bir işlemi yapmak üzere şehir dışında bulunuyorsa geri alma iradesi hüküm ve sonuç doğurmayacaktır. TBK md. 47 f.I hükmü de aynı yöndedir. Maddede yetkisiz tem- silcinin yaptığı ve temsil olunan tarafından onanmayan hukuksal işlemler nedeniyle üçüncü kişinin uğradığı zararın tazmin edilmesi düzenlenmiştir. Maddede yetkisiz temsilcinin tazminat sorumlulu- ğundan kurtulabilmesi için “…..karşı tarafın, kendisinin yetkisiz ol- duğunu bildiğini veya bilmesi gerektiğini ispat ederse…” ifadelerine yer verilmiştir. Bu ifadeler, karşı tarafın yani üçüncü kişinin temsil yetkisinin geri alındığını bilmesi ya da bilmesinin gerekmesi koşu- lundan söz etmektedir. O halde üçüncü kişilere yönelik geri alma iradesinin de bunlara ulaşması hakimiyet alanına girmesi yeterli gö- rülmemiş, maddede “bilme veya bilinmesinin gerekmesi” unsuruna yer verilmiştir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1