Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı

330 Marka Hakkına Tecavüzün Sonuçları Marka hakkına tecavüz eylemi devam etmekte ise, bu tecavüz ve haksız eylem devam ettiği sürece zamanaşımı süresi işlemeyecek ve tecavüzün ve haksız eylemin tespiti, durdurulması, giderilmesi talep- leri tecavüz ve haksız eylem sürdükçe yapılabilecektir. Buna karşılık tazminat davası, zararın ve zarara sebebiyet verenin öğrenilmesi ta- rihinden itibaren hesaplanacak genel zamanaşımı süreleri içerisinde açılabilecektir. H. Marka Hakkına Tecavüz Nedeniyle Açılan Davalarda Beklenmesi Gereken Haller SMK’nın 7/4’üncü maddesine göre, marka tescil başvurusunun yayınlanmasından itibaren marka tescil başvuru sahibinin dava aç- ması, tedbir talebinde bulunması, tazminat talep etmesi mümkündür. Ancak madde metninde de belirtildiği üzere mahkemenin bu gibi durumlarda karar verebilmesi için tescilin gerçekleşmesi ve bunun bültende yayınlanması gerekmektedir. Dolayısıyla tescil başvurusu- na dayanılarak başvuru sahibi tarafından açılan davalarda mahkeme başvurunun sonuçlanmasını ve tescilin gerçekleşmesini bekleyecektir. SMK’nın 27/1 maddesine göre 25’inci madde gereğince markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi hâlinde bu karar marka başvuru ta- rihinden itibaren etkili olup, markaya bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır. SMK’nın 27/5 maddesine göre de markanın hükümsüzlüğüne veya iptaline ilişkin kesinleşmiş kararlar, herkese karşı hüküm doğurur. Bu nedenle eğer bir marka hakkına tecavüz da- vasında dayanılan markanın hükümsüzlüğü talep edilmiş ise tecavüz davasına bakan mahkemenin, hükümsüzlük davasını bekletici mesele yapması ve bu davada verilecek kararın kesinleşmesini bekleyerek or- taya çıkacak duruma göre karar vermesi gereklidir. Marka sahipleri bir yandan FSHHM’de tazminat, tespit, ref, men gibi taleplerle hukuk davası açarken, bir yandan da ceza hukuku ala- nında Cumhuriyet Savcılıklarına başvurarak Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemelerinde (ya da İstanbul, Ankara, İzmir dışındaki illerde Asliye Ceza Mahkemelerinde) ceza davası açılmasını sağlamaktadır- lar. TBK’nın 74’üncü maddesine göre ceza mahkemesince verilen be- raat kararının, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı belirtilmiş ise de hukuk