Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı
369 TBB Dergisi 2021 (156) Duygu HATİPOĞLU AYDIN VI. Değerlendirme ve Sonuç Sosyal dışlanma olgusu neo-liberal politikaların toplumsal ya- şamdaki yıkıcı etkilerinin sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Kavramın, ekonomi politikalarının yarattığı yaygın tahribatın “düzenlenmesi” için, ekonomi politikasını yürütenlerce sahiplenildiğini görüyoruz. Örneğin Dünya Bankası ve benzeri örgütlerin yoksullukla mücadele stratejileri başlığı altında uyguladıkları politikalar, esasında sermaye içi ilişkileri düzenlemeye hizmet etmektedir. 119 Bir diğer örnek AB’de 80’lerdeki “yoksullukla mücadele” söyleminin, yerini önce “sosyal dışlanma ile mücadele”ye, sonrasında “sosyal içerme”ye ve “sosyal uyuma” bırakmasıdır. İçerme, “fırsat” ve dışarıdakilerin içeriye çağ- rılması iken, dışlanma, toplumun dışlayıcı mekanizmalarına, toplum- daki potansiyel düzensizliğe, uyumsuzluğa ve arızalara dikkat çeker. Bu bakımdan sosyal dışlanma negatif, sosyal içerme pozitif bir kavram olarak algılanır. Burada negatiften pozitife bir söylem değişikliği var- dır. Bu söylem değişikliği, bir yandan AB sosyal politikasının yuka- rıda açıklandığı şekilde, ekonomi politikalarına bağımlı gelişmesinin göstergesiyken, diğer yandan “aktivasyon” tartışmalarıyla ve ekono- mik büyüme ve istihdamdaki başarı hedefleriyle örtüşüyordu. Sosyal dışlanma kavramının AB’de anlamı, politika değişikliği için ahlaki ve pragmatik bir argüman oluşturması, kişilerin ve grupların ekonomik ve sosyal hayata katılımına dair başarısızlıklara odaklanarak, “sosyal korumayı modernleştirmek” için güçlü bir meşruiyet sağlaması oldu. Ayrıca, AB’nin sosyal politikasında görece etkisiz kaldığı ve ulusal hükümetlerin yetki alanına bırakılmış emeklilik reformu, sağlık hiz- metleri, asgari gelir, çocuk bakımı ve kadınların istihdam piyasasına katılımı gibi alanlara dair tartışma ortamı yaratmaya da yaramıştır. 120 Öte yandan sosyal içerme kavramı, iki açıdan sosyal dışlanma ile mücadeleyi tam olarak kavrayamamaktadır. Birincisi, sosyal içerme neredeyse sadece istihdama katılımla sınırlandırılmaktadır. Sosyal içerme politikalarının AB düzeyinde söylemi yukarıda incelenmişti. 2011 yılına ait sosyal içerme politikalarının bağımsız uzmanlarca de- ğerlendirildiği bir raporda, verilerle somut durum tahlili yapılmıştır. 119 Yasemin Özdek, “Küresel Yoksulluk ve Küresel Şiddet Kıskacında İnsan Hakla- rı”, Yoksulluk, Şiddet ve İnsan Hakları, ed. Yasemin Özdek, TODAİE, Ankara 2002, s. 42. 120 Daly, Silver, “Social Exclusion and Social Capital”, s. 550-51.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1