Türkiye Barolar Birliği Dergisi 156.Sayı
44 Ceza Hukukunun İktidarı Sınırlama Fonksiyonu Üzerine Bir Değerlendirme tidar yanlısı bir ceza hukuku uygulamasında, bireylerin yargı önünde adil bir yargılama için zaruri olan orantılı ceza normlarına göre bir mu- amele görmesi neredeyse imkânsızdır. Burada, iktidar karşıtı olanların bireysel güvencelerinin varlığından söz etmek pek mümkün değildir. Çünkü Radbruch ’un da dediği gibi: “ Doğal hukuk ekolünün savunucula- rının tükendiği bu devirde nasıl ki asker ‘emir emirdir’ diyorsa hukukçu da ‘kanun kanundur’ diyor ancak asker kendisine verilen emrin yasak olduğunu düşünüyorsa; bu emir bir suç veyahut bir kabahat teşkil ediyorsa bunu uy- gulamaktan imtina edebilirken hukukçu böyle bir istisna oluşturup kanunu uygulamamazlık edemez ”. 24 Ceza kanunlarının uygulamasında hâkim, kanunların öngördüğü sınırların ötesine geçemez. Nasıl ki her ceza artırımı bir kanuna dayandırılmalı, her ceza indirimi de kanuni bir dayanak ile gerekçelendirilmeli ise. 25 norm uygulayıcısının manevra alanı da Radbruch ’un dediği keskinlikte olmasa da kanun normlarının çerçevesiyle sınırlıdır. Bu vaziyet, “hukuku güçlü olan iktidarların eli- ne teslim ediyor ve adalet, yerini güçlü olanın hukukuna bırakıyor”, 26 şeklinde okunabilir. Keza burada iktidar yanlısı ceza hukukundan kasıt, bireylerin muhalif eylem ve aktivitelerine tanınan anayasal haklarının gözetil- memesinin yanı sıra politik olmayan diğer gündelik yaşam aktivite ve eylemlerinin de iktidar tarafından çıkarılmış ceza normları ile kısıtlan- masıdır. 27 Ceza hukuku bilindiği üzere bireylerin özgürlük alanlarına doğrudan etki eden bir hukuk dalıdır. Bu alanda ne kadar yeni suç tipi oluşturulur ve ceza normu haline dönüştürülürse, bireylerin özgürlük alanları (icrai ve ihmali davranış/hareket alanları) o kadar daraltılmış olur. 28 Criminal Law; Quo Vadis?” Proceedings of the International Conference held in Siracusa, Italy, 28 November – 3 December 2002, on the Occasion of the 30th Anniversary of ISISC, Reproduction des articles interdite sans autorisation des éditeurs, Éditions érès, 2004, p. (353) 355; “mutlak parlamento çoğunluğu veyahut mutlak tek parti çoğunluğu, mutlak monarş olan kralın despotizminden daha az despot değildir.” Von der Heydte, F. A. Freiherr, Charles Baron de Montesquieu vom Geist der Gesetze, De Gruyter, Berlin 1950, s. 72. 24 Radbruch, “Einführung in die Grundprinzipien des Rechts”, in Rhein-Neckar-Ze- itung vom 12.09.1945, s. 1. 25 Bkz. TCK m. 61/10. 26 Radbruch, a.g.e. s. 1. 27 Buna Nazi Almanyası dönemindeki Alman ceza normları ve baskıcı rejim sürdü- ren İran, Suudi Arabistan vb. ülke ceza normları gösterilebilir. 28 İran ve veya Suudi Arabistan gibi ülkelerde haksızlık içerikleri modern hukukça
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1