Türkiye Barolar Birliği Dergisi 157.Sayı

170 7&.’da +akaUHW 6XoXnXn $OHnHn øşOHnPHVL olarak düzenlenmiştir. Bu düzenleme, basın ve gazetecilik meslek örgütleri ve çevrelerinden gelen tepkiler üzerine 29.06.2005 tarih ve 5377 sayılı Kanun’un 15. maddesi ile “Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda bir oranında artırılır.” şeklinde değiştirilmiş, suçun basın yayın yoluyla işlenmesi ağırlaştırıcı hal olmaktan çıkarılmıştır.227 TCK’nın 125. maddesinin 4. fıkrasında 5377 sayılı Kanun’un 15. maddesiyle yapılan değişikliğin gerekçesi şu şekildedir: “basın ve yayın yoluyla islenmesi halinde” cümlesi metinden su gerekçe ile çıkarılmıştır. “Suçun basın ve yayın yoluyla islenmesi hali de aleniyetin gerçekleşmiş şekillerinden birini oluşturmaktadır. Hakaret suçuyla ilgili olarak aleniyet, bir nitelik unsur olarak belirlendiği için, söz konusu suçun basın ve yayın yoluyla islenmesi, bu suç açısından ayrı bir nitelikli unsur olarak görülmemiştir. Belirtilen nedenle, hakaret suçunun tanımlandığı 125. maddenin 4. fıkrasında bu yönde değişiklik yapılması gereği hasıl olmuştur”. Görüldüğü üzere, bu değişikliğin gerekçesi, aleniyetin bir nitelikli hal olarak belirlenmesi karşısında suçun basın ve yayın yoluyla işlenmesinde artırıma gerek görülmemesi şeklinde açıklanmıştır. Öğretide, haklı olarak aleniyet unsurunun varlığı nedeniyle bu değişikliğin basın ve yayın yoluyla işlenen suçlar için cezanın ağırlaştırılması sistemini değiştirmediği, sadece cezanın artırım oranını azalttığı dile getirilmiştir.228 Bu değişiklikten sonra hakaret suçlarının basın ve yayın yoluyla işlenmesi durumunda alenen işlenip işlenmediği sorunu gündeme gelmektedir. Belirtmek gerekir ki, günümüzde, bu suçların çok büyük bir kitlelere ulaşma aracı olan basın ve yayın yoluyla işlenmesi sık karşılaşılan bir olgudur. Bu durumda, hakarete uğrayan mağdurların daha korumasız ve savunmasız kalacağı, suç nedeniyle oluşacak tehlike ve zararın da daha büyük olacağı açıktır. Bu sebeple artırım nedeni olan aleniyet unsuru ile basın ve yayın yoluyla işlenme arasındaki ilişkinin açıklığa kavuşturulmasında yarar bulunmaktadır. Aleniyet ile ‘basın ve yayın yoluyla işlenme’ arasındaki ilişkinin açıklanabilmesi için öncelikle ‘basın ve yayın yolunun’ tespiti yapılmalıdır. TCK’nın tanımlar başlıklı 6. maddesinde “basın ve yayın yolu ile deyiminden; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracılığıyla yapılan yayınların anlaşılacağı” ifade edilmiştir. Bu durumda 227 Ayrıntılı açıklama için bkz. Sezen, s.103. 228 Hafızoğulları/Özen, s.238.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1