Türkiye Barolar Birliği Dergisi 157.Sayı

176 7&.’da +akaUHW 6XoXnXn $OHnHn øşOHnPHVL yet teşkilatının toplum nezdindeki saygınlığıdır.244 Madde metninden açıkça anlaşılacağı üzere, TCK’nın 301. maddesindeki suçun oluşumu için “aleniyet” zorunlu bir unsur olup, hüküm, aleniyeti cezayı artıran bir neden sayan TCK’nın 125/4. maddesinden bu yönüyle ayrılmaktadır.245 Son olarak, aleniyet açısından Atatürk’ün hatırasına hakaret suçuna değinmek gerekir. Kanun koyucu, Atatürk’ün hatırasına hakareti 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun ile özel olarak düzenlemiştir. 5816 sayılı Kanun’un 1. maddesinde “Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” hükmü yer almaktadır. Hakaret suçunda genel olarak bireylerin şeref varlığı ve değeri korunmaktayken, bu Kanun ile Atatürk’ün Türk toplumu nezdindeki manevi şahsiyeti koruma altına alınmıştır. Görüldüğü üzere, burada aleniyet, söz konusu suçun unsuru olup fiilin aleni şekilde gerçekleşmesi zorunludur. Yargıtay 5816 sayılı Kanun ile ilgili bir kararında; “Sanığın paylaşımları herkese açık olan ve herkes tarafından görüntülenen... uzantılı facebook sosyal paylaşım sitesinde Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili, …kullanıcı isimli şahıs tarafından yapılan…şeklindeki yorumları paylaştığı, yorumların bir bütün olarak değerlendirildiğinde ağır eleştiri sınırını aşarak Mustafa Kemal Atatürk’ün onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyuta ulaştığı, böylece sanığa atılı suçun sübuta ulaştığı” şeklinde kararı ile sosyal medya üzerinden eleştiri boyutunu aşar nitelikte yayında aleniyet unsurunun varlığını kabul ederek suçun oluştuğuna karar vermiştir.246 XI- Uygulamada Aleniyete İlişkin Bazı Sorunlar Bu başlık altında, uygulamada hakaret suçunda aleniyet konusunda yaşanan bazı sorunlara ve bu kapsamda bazı Yargıtay kararlarına değinilecektir. 244 Burada doğrudan bu organlara yönelik eylemler cezalandırılmıştır. Eğer bu eylemler organların mensuplarına yönelmişse bu durumda görevleriyle ilgili olmak kaydıyla TCK’nın 125/3-a maddesindeki suç oluşabilecektir. Bkz. Coşkun, 193. 245 Coşkun, 193. 246 Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 2015/4079 Esas, 2015/3235 Karar Sayılı, 12.10.2015 tarihli kararı ve değerlendirmesi için bkz. Coşkun, 194.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1