Türkiye Barolar Birliği Dergisi 157.Sayı

18 0RdHUn +XkXk 3UaWL÷LndH 'LnL $UJPanWaV\Rn 7aUWÕşPaOaUÕ dolaylı olarak etki edebileceğini kabul etmek gerekir.52 Çünkü devlet, dini olgular ile her daim karşılaşmak durumunda kalır. Bakırcı’nın ifadesiyle “hukuk düzeni ile dini sistemler arasında, yer yer, açık ya da örtülü birbirine karışmalar görülür. Sosyal kültürde var olan dini değerler, hukuk düzenlerini, hukuk politikalarını da etkiler.”53 Yani bir hukuk kuralının dini meşrulaştırılması yapılamaz, ancak dini kaidelerin ve özellikle vatandaşların önem atfettiği dini normların göz ardı edilmesi de çoğu zaman mümkün olmamaktadır.54-55 Her şeye rağmen din toplumu şekillendiren ve kültürün çoğulcu yapısına katkı sağlayan değerler arasında yer alsa da, dini argümanlar söz konusu dinin inananları dışındakileri ikna etme gücüne sahip değildir.56 Hele ki farklı dini gruplar arasındaki uzlaşmanın zayıf olduğu bir toplumda, dini gerekçeler kullanılarak karar alınması ve politikalar üretilmesi, var olan birlikteliğin ahenginin bozulmasına ve dinin kendisinin çatışma unsuru haline gelmesine sebep olacaktır. Bu nedenle özellikle dinin kullanımı açısından karar alım yöntemlerine bazı sınırlandırmaların getirilmesi bu çatışma ve huzursuzluğu asgariye indirecektir.57 52 Örneğin Yargıtay tarafından İslam hukukunun bir kurumu olan “mehir” olgusunun hukuken “bağış” kapsamında meşru kabul edilmesi, dinin, toplumsal yönü itibarıyla hukuka olan etkilerinden biridir. Dikkat edilirse söz konusu uygulama dine uygunluğu çerçevesinde değil, sıklıkla tatbik edilen toplumsal bir gerçekliği olması ve pratiği itibarıyla bağış ile örtüşmesi dolayısıyla meşru kabul edilmektedir. Bu yöndeki etkileşim ise oldukça doğaldır. Aksi gerçekçi olmayacağı gibi, dinin belirgin bir şekilde etkilediği bir toplumsal gerçeklikten kopuk bir hukuk anlayışının dayatılması, devletin laiklik adı altında ama laiklik aleyhine tarafsızlığını ihlal etmesi anlamına dahi gelecektir. Özgenç (2019), s. 32; Ayşe Nur Kılınç, Ahmet Kılınç, “Mehrin Türk Pozitif Hukuku Açısından Yeniden Değerlendirilmesi Gerekliliği”, İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2019, C. 10 Sa. 1, ss. 103-118, s. 104-109; Mustafa Erdoğan, “1982 Anayasasında Din Özgürlüğü”, Liberal Düşünce Dergisi, http://www.liberal.org.tr/sayfa/1982-anayasasinda-dinozgurlugu-mustafa-erdogan,189.php, (Erişim Tarihi: 27.10.2020), 2000, C. 18, s. 109. 53 Bakır Çağlar, ‘Türkiye’de Laikliğin “Büyük Problem”i Laiklik ve Farklı Anlamları Üzerine”, Cogito (Laiklik), 2018, ss. 111-119, s. 114-115. 54 Mertcan, (tarihsiz), s. 311. 55 Bu husus aşağıda “6. İnsan Hakları Soyut Kavramlarla Sınırlandırılamaz” ve “E. İnsan Hakları ve Demokrasi Düşüncesi ile Dini Argümanların Uyuşabiliyor Oluşu” başlıkları altında detaylıca incelenecektir. 56 Greenawalt, (2007), s. 447; Benzer yönde Lawrence B. Solum, “Faith and Justice”, DePaul Law Review, 1989, Vol. 39, 1083-1105, s. 1093. 57 Greenawalt, (1993), s. 674-675.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1