348 .aUşÕOaşWÕUPaOÕ +XkXka *|UH BLUOLkWH 9HOa\HW .aUaUOaUÕnda +akLPLn 'LkkaWH $OaELOHFH÷L rebilecekleri günlük ve birlikte karar verecekleri günlük olmayan/ önemli sorunlar üzerinde, önceden bir anlaşmaya varmaları tavsiye edilmektedir.151 Ancak bu tür anlaşmaların hukuki anlamı kanun tarafından belirlenmemiştir. Bu anlaşma, ebeveynlerin tek başına karar verme yetkisini kısıtlayan bir anlaşma olabileceği gibi, ebeveynler tarafından sadece belirli sorunların müştereken onaylanması gerektiğinin kararlaştırılması şeklinde de olabilir.152 Belirtilmelidir ki, günlük ve önemli karar ayrımının düzenlenmesindeki temel amaç, ebeveynlerin günlük meselelerde sık sık bir araya gelerek yaşanabilecek olası çatışmaların önlenmesi düşüncesidir.153 Buna rağmen taraflar arasındaki anlaşmazlık devam ederse, KESB tarafından, çocuk da dinlenildikten sonra, konu hakkında bizzat karar verilebilir (ZGB m. 307) ya da çocuğa bir kayyım atanabilir (ZGB m. 308/1). Son çare ise, velayetin ebeveynlerden birine tek başına bırakılmasına karar verilmesidir.154 Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde, birlikte velayet düzenlemeleri bakımından ülkemizde de ebeveynler anlaşırken ya da hakim velayet davasında karar verirken günlük ve günlük olmayan/önemli sayılabilecek kararların ayrımı yapılarak, velayet kapsamındaki hak ve yükümlerin belirlenmesi, çocuğun yararına uygun bir yöntem olacaktır. b) Çocuğun Yerleşim Yerinin Düzenlenmesi Birlikte velayet, himaye hakkının da birlikte kullanılması anlamına gelmemektedir155 Bu nedenle karşılaştırmalı hukuka göre, velayetin birlikte kullanılmasına karar verilirken, çocuğun yerleşim yerinin de düzenlenmesi gerekir. Her şeyden önce, ana ve babanın çocuğun yerleşim yerine birlikte karar vermesi beklenir.156 Ana ve baba bu konuda anlaşamaz ya da verilen karar çocuğun yararına aykırı olursa, çocuğun yerleşim yeri mahkeme tarafından belirlenmektedir.157 Mahkeme çocuğun yerleşim yerini belirlerken, onun günlük yaşamını etkilemeyecek şekilde, kardeşleriyle olan ilişkileri, yaşı, yeni çev151 İnce, s. 208. 152 Büchler/Maranta, s. 25. 153 Erlüle, s. 191. 154 Erlüle, s. 196, 197. 155 Büchler/Clausen, Die elterliche Sorge, s. 4. 156 FF 2011 8025, s. 8054; Erlüle, s. 189, 190. 157 Büchler/Clausen, Die elterliche Sorge, s. 4.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1