395 TBB Dergisi 2021 (157) Emine MINDIZ tur. Zira bu kişinin uzmanlık gerektiren bu işi gereği gibi yerine getirme yükümlülüğü altına girdiğinin kabul edilmesi gerekir.32 Metinde custodia’nın yanı sıra imperitia’dan da bahsedilmesi klasik hukuk döneminde, imperitia’dan doğan sorumluluğun da custodia’dan doğan sorumluluğun içinde yer aldığı şeklinde yorumlanmalıdır. Çünkü kendisine locatio conductio operis sebebiyle malzeme verilen ve beklenmedik hallerden bile sorumlu tutulan conductor’un, beceriksizlikten, bilgisizlikten, tecrübesizlikten doğan zararlardan sorumlu tutulmaması düşünülemez.33 Klasik sonrası dönemde ise kusursuz sorumluluğun yerini kusura dayanan sorumluluk aldığından, imperitia, culpa kavramının kapsamına girmiş (D.9.2.27.29), custodia sorumluluğunun yerini ise, çok tedbirli bir aile babasından beklenebilecek tedbir ve özen (diligentia bonus pater familias) almıştır. Yani conductor, aynı durumda çok dikkatli bir aile babasının göstereceği özeni göstermemişse meydana gelen zarardan sorumlu olacaktır. Başka bir deyişle, sözleşmeden doğan borçlarda borçlunun ifa sırasında sadece iyiniyet (bona fides) göstermesi yetmez ve diligentia olarak ifade edilen “belirli bir özeni sağlama borcu”nu da yerine getirmesi gerekir. Gerekli özenin (diligentia) gösterilmemesi halinde ise neglegentia’dan (ihmal, tedbirsizlik, dikkatsizlik) söz edilir. Bu nedenle, borçlunun sorumluluktan kurutulabilmesi için zarara sebep olacak davranışlardan kaçınması yetmemekte; pozitif bir davranış sergilemesi, yani özen yükümüne uygun davranması gerekmektedir.34 Sonuç itibariyle, Celsus ve Gaius, locatio conductio operis bağlamında imperitia kavramının tereddütsüz bir şekilde culpa’nın bir türü olduğunu belirtmişlerdir. Hatta Gaius, borçlunun, yüklendiği edi32 Martin, syf. 115-116. 33 Kaser, syf. 426, dn. 45; William Warwick Buckland, Textbook of Roman Law, Cambridge 1963, syf. 505; Somer, İstisna, syf. 105. 34 Somer, İstisna, syf. 105; Somer, Hekimin Sorumluluğu, syf. 146-147. Klasik hukuk döneminde conductor’un sorumluluğu, beklenmedik halleri de (casus fortiutus) içine alan objektif nitelikteki custodia sorumluluğudur. Ancak bu sorumluluğun kapsamına mücbir sebepten (vis maior) kaynaklanan zararlar girmemektedir. Klasik sonrası hukuk döneminde ise, sübjektif sorumluluk ilkesinin bir gereği olarak, taraflar kusurun bütün derecelerinden (omnis culpa) sorumlu tutulmuşlardır. Conductor ise, ayrıca, meslekî tecrübesizliği sebebiyle verdiği zararlardan kusuru olmasa bile sorumlu tutulmuştur. Klasik sonrası hukuk döneminde, conductor’un kusuru olup olmadığının belirlenebilmesi için, beklenmedik halleri de kapsayacak şekilde “diligentia diligentissima patris familias-çok tedbirli bir aile babasından beklenebilecek tedbir ve özen” ölçütü kullanılmıştır. Özcan Karadeniz, Iustinianus Zamanına Kadar Roma’da İş İlişkileri, Ankara 1976, syf. 177 vd.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1